0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
382
Okunma
Gölgemle Konuştum
Gölgemle konuştum, sustum içimde,
Bir rüzgâr geçti sanki eski biçimde.
Soğuk bir sabahın teni gibiydi,
Geldi ve sustu da, dönüp gitmedi.
Bir yaprak gibiydim, savruldum yerden,
Ama kök salamaz hiçbir sevmeden.
Sessizce eriyip gitti iz bırakmaz,
Ne bir ses, ne nefes, ne de bir olmaz.
Gözlerin fırtına, içinde buz var,
Dokunmaz sevgiye, sadece kırar.
Bir şarkı gibiydin, başlar ve susar,
Yarısı eksikti, öteki yıkar.
Gölge gibi geldin, dokundun geçtin,
Ne yaklaştın bana, ne de terk ettin.
Bir nehir gibiydin dostluk kıyısız,
Suda iz bıraktın, ama izsiziz.
Kırık bir aynayla kaldım elimde,
Artık görünmüyorsun bile içinde.
Gölgen uzanıyor duvarlar boyu,
Akşamla serinler sensizlik suyu.
Bir adım attım, dünya azaldı,
Boşluk büyürken içim daraldı.
Adını unutsam da, kalır izim,
Her sessizlikte sen başlarsın gizim.
Kimdim ben, kim oldum, kimde kayboldum?
Bir ben var içimde, sustukça dolgun.
Ne aynaya sığar, ne kalbe girer,
Ama en çok o bilir: kim ne siler.
Sanırdım başkasıydı içimdeki,
Meğer gölgemmiş yasın gerçeği.
Sustum, işittim seni derinden,
Işık da bendeymiş, karanlık ben’den.
Karanlık sandığım sustuğum yerde,
Meğer yanarmış bir ışık içerde.
Her gölge bir iz bırakır zamana,
Karanlıkla sevdim artık sabaha.
Güneş de düşünce gölge yaratır,
Ama ne gölge suç, ne ışık aldatır.
İkisi bir olur, tamamlar bizi,
Eksik yanımı da sarar sessizi.
Artık ne kaçıyorum ne ararım,
Bulan değil artık, kabul edenim.
Gölgemi sevmeden ışık gelmezmiş,
Gerçek sevgi karanlığı da sevmiş.
Hakkı kalabalık
5.0
100% (1)