(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
yaşam da bir çeşit oyundur. kuralları kendin belirleyemezsin, sevemezsin çoğu zaman; ama, o kuralların dışına çıktın mı, kaybetme ihtimalini de kesin gibi. fakat kaybedilen oyun dahi öğreticidir. oyunla oynamak, onun sınırlarını zorlamak, yeni bir oyunun doğumu demektir. yani kaybederken bile, bir kazanımı olur insanın. bu anlamda oyun yenilikçi ve öğreticidir...
ozlü ve yoğun bir anlam katmanına sahip siir. her dize, insanın derinleşmesi ve anlaması için bir "deneme" eylemini şart koşuyor. “tanrı gibi oynamak”, “peygamber gibi susmak”, “kur’an gibi okumak” gibi ifadeler, kutsal ve sanatsal imgeleri bir araya getirerek, deneyimlemenin ve derin bakışın gerekliliğini vurguluyor.
şiir, hem felsefi hem de metaforik bir düzlemde ilerliyor; sade ama çok katmanlı. son dizedeki “yakamazsın sarıyı” ifadesiyle, bakışın bile bir yaratım süreci olduğunu anlatıyor.
kısa ama çarpıcı bir metin; bir aforizma şiiri gibi.
gökyüzü tanrısı, kutsal düzenin koruyucusu ve evrenin en yüce varlığı. doğayı, gökleri, dağları, ırmakları ve tüm canlıları dengede tutar. gökten gelen yıldırımlar, fırtınalar ya da güneşin doğuşu gibi olaylar tengri’ye atfedilirdi.
gök, onun mekanıdır ve yüksek dağlar tengri’ye yakın yerler sayılır. tabiatta yaşayan yer-su ruhları, atalar ve doğa güçleri tengri’ye bağlı çalışır. tengri inancında yalan söylemek, zulüm etmek ya da sözüne sadık olmamak büyük günah sayılır.
bu yüzden tengri’ye inanan toplumlar, erdemli yaşama, adaletli yönetime büyük önem verir. İnsanların kaderi, ömrü ve başarıları tengri’ye bağlıdır.
zafer, bereket, hastalık ya da yıkım tengri’nin takdiridir.
bu yönüyle hem ödüllendirici hem cezalandırıcı olabilir.
ben bir paralellik hissettim, tengri gibi düşünüp, onu hoşnut edecek şekilde yaşamak iki dünyayı da şekillendirir.
ancak tengri inancında peygamber ve kur'an yoktur. şiir burada İslam'ı yüceltiyor bu kez. susma orucu yahudilerde hala uygulanan bir oruçtur.
kur'an okumak, kendimizi okumak gibidir bir bakıma. İnsan kendisini ve evreni keşfe çıktığında bildiklerinin okyanusta bir damla kadar bile olmadığını görür. ne resmi yaptığını gerçekten bilen tek kişi ressamdır. onun haricinde biz resme ne anlam veriyorsak o kadarızdır.
günaydın hocam, evrenleri yaratan tanrimiz neden İncİlİ tevrati zebur kurani kerİm kitaplarını yazdı.
oysa tek kİtap ta insanların yaşama dair kurallarını ifade etse daha değerli anlamlı olmaz mıydı?
kendini açabilecek sorulardır bunlar diye düşünüyorum
iyi başlangıçlar sorgulamalarla başlar.
dün sosyal medyada gördüm, bir grup sarıklı cübbeli kişi etrafına topladığı kalabalığı tarlada ki bir toprak yığınına şeytan taşlatıyor bir de şeytan taşlamaya hacca gidemeyenlere sesleniyor,
diyor ki bize katılın şeytanı bizimle taşlayın, para bulamayıp hacca gidemeyenler gelsin diyerek taşlatıyordu bir toprak yığınını.
Müslüm Bey, önce bu yorumun saatine siz de bakın 08.08.2025 00:25 Size yazdığım son yorum cümlem uyumaya çalışırken aklıma geldi. "Yumruk değil bereketli eli sıkmaktı." Bereketli el sizin eliniz. Buradaki sıkmak sıkıcı olma anlamında değil, tokalaşma (musafaha) anlamındadır. Sanmıyorum, yanlış anlamamışsınızdır ama yine de açıklık getirmek bana düşer. Selam ve saygı.
Müslüm Bey, önce bu yorumun saatine siz de bakın 08.08.2025 00:25 Size yazdığım son yorum cümlem uyumaya çalışırken aklıma geldi. "Yumruk değil bereketli eli sıkmaktı." Bereketli el sizin eliniz. Buradaki sıkmak sıkıcı olma anlamında değil, tokalaşma (musafaha) anlamındadır. Sanmıyorum, yanlış anlamamışsınızdır ama yine de açıklık getirmek bana düşer. Selam ve saygı.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.