3
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
263
Okunma
Oluşla ilgili sezgilerimi -ki beynimde henüz emekleme dönemindeler- patlıcanla anlatmaya çalıştım.
Tanrıyla şakalaşır gibi yazılan şiirlere şathiye denir. Bu şiir modern şathiyeye yakın.
patlıcan tohumu gömüldü toprağa.
pat!
bir şey oldu
ne olduğunu kimse duymadı
gizli bir kıpırtı
ciddi mi bu?
değil
Tânra eğiliyordu
hem de çamura bata çıka
çıktı fide
incecik, isyankâr
güneşe yöneldi
rüzgârla eğildi
ve sonra kendi gölgesine alıştı
Tanrı baktı:
"işlem tamam"
Tânra sırıttı:
“ama biraz yamuk oldu!”
bir sabah çiçek
mor ve dalgın açtı
kimseye haber vermeden
arılar böcekler kokladı, gördü bunu
patlıcan oldu sonra
koca kafalı
morun en koyusu
parlak, muzip
biraz da küskün
Tanrı matematikle seyretti
Tânra kendini tutamadı
"bu kadar mor niye yani?"
gülüştüler
insan geldi
bıçağı elinde
közledi, doğradı
zeytinyağıyla konuştu
Tânra mutfaktaydı
kokuda gizli
tuzda biraz aşka kaçtı
acı biberle dans etti
nihayet:
yemek hazmedildi
Tânra kahkahayla
(burada bir kapı gıcırdadı)
yeniden buluştu toprakla
sessizce
ama Tânra bağırdı:
çocuk gibi “aguuu taa daaa!”
sokak kedisi kulak kabarttı
bizim tohum
aynı değil
hiçbir şey aynı değil
Tanrı derin durdu
Tânra parmak şıklattı
Seddar / Mersin 01.08.2025
5.0
100% (3)