Güzel kılıfında olmalı Yegane sebebi aynanın Gül kadar zamane Neticesi dikenden şahane Bende zırh sererek pare Suretinde bin açan çiçekle Baharın uyuttuğu bahçede Gül kadar zamane Gölgesinde narin kış geçirmek Güzergahında aksederek Aynadaki pası köreltecek Güzel kılıfında olmalı Yegane sebebi aynanın
Paylaş:
6 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
1. Gülzam “Gül” İslamî edebiyatta Hz. Peygamber (sav)’i temsil eder. “Zam” zaman, çağ demektir. "Gülzam", Peygamber Efendimiz’in çağında yaşamak, onun ahlakıyla zamanın içinde var olmak anlamına gelebilir. Gül ile zamanın birleştiği noktada, hakikat zuhur eder.
2. Güzel kılıfında olmalı İslam’da dış görünüş, kalbin bir yansıması olarak önemlidir. Güzel olan şeyin, edep ve haya ile örtülmesi gerekir. “Kılıf” burada hem maddi hem manevi örtüdür: tesettür, haya, takva. Hakikatin, güzelliğin edep ile sunulması gerektiği vurgulanıyor.
3. Yegane sebebi aynanın Ayna, kalptir. Hadiste de geçer: “Kalp parlatılmamış ayna gibidir.” Ayna güzelliği yansıtır; kalp ise imanı. Ayna temizse, Allah’ın nuru onda görünür. Şiir burada, insanın kalbini güzellikle buluşturmasının sebebini soruyor: Yani neden bu güzellik? Çünkü o kalp (ayna), Allah’ın nuruna muhtaç.
4. Gül kadar zamane Zaman, fitnelerle dolu olabilir ama gül (Peygamber ahlakı) her çağda yol göstericidir. Bu ifade, zamanın ne kadar bozulmuş olursa olsun, içinde gül gibi bir hakikatin var olduğunu, zamana onunla anlam kazandırılabileceğini ima ediyor.
5. Neticesi dikenden şahane Dünya, zorluklarla doludur; sabır ve imtihanlar (dikenler) vardır. Ama bu dikenler, sonunda şahane bir neticeye, yani Allah’ın rızasına götürür. Ayette geçer: “Her zorlukla beraber bir kolaylık vardır.” (İnşirah, 94:6)
6. Bende zırh sererek pare İnsanın nefse ve şeytana karşı zırh giymesi gerekir. Bu zırh takvadır, sabırdır, imanla korunmadır. “Pare” olmak ise nefsin arzularından kurtulurken çekilen içsel acıları anlatabilir. Tasavvufta da nefsi terbiye süreci sancılıdır.
7. Suretinde bin açan çiçekle Allah, insanı “ahsen-i takvîm” üzere yaratmıştır. (Tin, 95:4) Her insanın suretinde (yüzünde, varlığında) Allah’ın farklı tecellileri (çiçekler) vardır. Bu çiçekler; merhamet, sabır, iman, haya gibi güzel ahlaki niteliklerdir.
8. Baharın uyuttuğu bahçede Bahar, dirilişi; bahçe ise kalbi temsil eder. Baharın uyuttuğu bahçe; huzura ermiş, kalbi sükûna ulaşmış bir müminin halidir. Tasavvufta kalbin sükûneti ve Allah ile dolu olması, baharın bahçeyi uyutması gibidir: Sessiz ama dolu.
9. Gül kadar zamane Tekrarı vurgudur. Gül (Resulullah) gibi olmak, çağın her türlü fitnesine rağmen sünnet üzere yaşamak demektir. Bu, müminin zamana karşı duruşunu ifade eder.
10. Gölgesinde narin kış geçirmek Gülün gölgesi, yani Allah dostlarının ve Peygamberimizin sünnetinin gölgesinde yaşamak, soğuk (zorluk) zamanlarda bile korunaklı olmaktır. Kış, dünya hayatının çetinliğini; gölge ise koruyucu manevi rehberliği anlatır.
11. Güzergahında aksederek Müminin yolu, hak yoldur. Bu yolda ilerledikçe kişi Allah’ın nurunu yansıtır. Akseden şey, kalpten kalbe geçen ilahi feyizdir. Hidayet yolundaki izler, hem yansıtır hem de yön gösterir.
12. Aynadaki pası köreltecek Kalpler zamanla paslanır. Hadiste şöyle buyrulur: “Kalpler de paslanır; onun cilası, Kur’an tilaveti ve Allah’ı zikretmektir.” (Beyhakî) Bu pası köreltecek olan da yine gül gibi bir hakikattir: zikir, namaz, Kur’an, Resulullah’ın izinde olmak.
13. Güzel kılıfında olmalı Tekrar eden bu satırla yine güzelliğin dışavurumu İslamî edep ve takva ile olmalı deniyor. Çünkü hakikat, kaba bir şekilde sunulursa güzelliğini yitirir. Gül bile dikenle birleşince zarif kalmayı başarmalı.
14. Yegane sebebi aynanın. Yine kalbe dönüş. Kalbin, yani aynanın sebebi ne? Allah’ı tanımak ve O’na kulluk etmek. Ayette şöyle buyrulur: “Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.” (Zariyat, 51:56)
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.