0
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
164
Okunma
Bir yangın elini uzatıyor
Gel diyor seni en iyi ben anlarım
Kimse dinlemediğinde
Benim içindeki savaşçıyı ortaya çıkaran
Pusatın yüreğin bileğin
Hepsindeki keskinlik fer
Ne söylediğini merak ettiğin fısıltı
Dokunuşu her tohuma baharın
Tarifsiz bulur olgun bir yürek
Her şey var zamane yağmurlarında
Ummadığın kadar sen
Tutabilirsin kızıl saçlarından şafağın
Can evine vurduğunda bir an hançer gibi
Gözlerinde belirdiğinde iki damla gözyaşı
Say ki muştusudur yeni çağın
Say ki unuttuklarından bazıları kapını çalmış
Bir yara ki hala kapanmamış
Unutma sen de yankılanırsın sessizlik de evren de
Doğru topraktansın ama çiğ kalırsın bensiz
Dizelerinin dudakları çatlak
Neşter olur yaralı bir umudun iniltileri
Kanunlarını hani sokakları ölmemiş şehirlerin ben yaparım
Çığlıkları lanetli olanların ödettiğim bedel
Koynuna girip benim çeliği sertleştiren
Kayıp yanın ve baktığın ufku derinleştiren
Geç içimden oyalanmadan hayatla
Çözebilirim donmuş yanlarını
İçinde üşüyen ezgileri ısıtıp
Ahenge boyayan benim imgelerinin mızrabını
Düşler hep susarlar tohumdurlar çatlamamış
Baharları sensin başkası değil
Cemrelerini iç yudum yudum avuçlarımdan
Tatlı bir ürpertiyi hararetimden öp
Onunla mil çek yüreğine
Kim demiş küllerin çıkmaz sokak
En iyi onlar gizler seni ve korur
Onlardan öğrenmedin mi
Durduğun her istasyon sensin kendini uğurlayanda?
Hem anahtar hem kilidim
Ben başlatmadım bu savaşı ama rengi bende
Bir gerçeğim ki gerçeğin ötesinde
Kendini anlatmana gerek yok
Sadece dinle
Her şey savaş bu sahnede
5.0
100% (2)