1
Yorum
1
Beğeni
4,0
Puan
113
Okunma
MONA ROZA
Mona Roza, siyah güller açan bahçem,
Bir yangın söndü gözlerinde kaldı gecem.
Sana baktım, denizlere düştü güzel yüzün,
İçimde bir çöl, susuzlukla çarpan bir özlem.
Ay, senin gözlerinde kaybolan bir kayık.
Bülbüller adını söyler durur dallarda ayık.
Yüreğimde yangınlar, dudaklarımda kor.
Bir mektup yazdım, harfler ortada çok açık.
Mona Roza, üşüyen bir çiçektin yaz ayında.
Ellerim kırık bir vazo gibi titrer canlı yayında.
Zaman bir nehir ama geçmiyor yaralar, ahlar.
Sen gittin, yokluğun sessiz çığlık oldu anında.
Bir şarkı mırıldanır geceler bana aynalarda.
Rüzgâr saçlarını savurur kırık bu camlarda.
Mona Roza, bil ki, ben seni bekleyen çınarım.
Dökülse yapraklar, köküm sendeki damarlarda.
Mona Roza kapımı açan yok, bu ne acı durum.
Kaç sene geçti, sarayım oldu bana bir bodrum.
Sen dudaklarımda şarkı oldun, beynimde bir iz.
Seni tarif edemiyor, sana yapılan hiç bir yorum.
Aaaaah Mona Roza, sensiz geçen gün yıl oldu.
En mutlu göründüğüm gün bile, matemim oldu.
Ha geldi ha gelecek diye hep kendimi avuttum.
Sana kavuşma ümidim bile artık kökten yok oldu.
20.03.2025
Yazan: Çetin IŞILDAK
5.0
50% (1)
3.0
50% (1)