Demiştin ya bir gün hani, kavuşurduk seninle
Unuturduk bugünleri, hepsi faldı değil mi?
Umut dolardı yüreğim ettiğimiz yeminle
Hayalini kuramadan yarım kaldı değil mi?

Bütün zamanını ömrün, bu aşk parsellemişti
Gecekondu zevki değil vurgun temellemişti
Her söküğü kumaşımız, hazla teyellemişti
Yırtık tutmaz artık dikiş, ip azaldı değil mi?

Bir damla gözyaşın vurur, yıkar geçerdi beni
İflas etsem terk etmezdim kalbimdeki şubeni
Islatır ya hani hüznün, dudağa komşu beni
Kurumaya yüz tutmadı, güneş çaldı değil mi?

Kazılı izleri silip son kez hani geçmiştik
Gizli mabedimiz için yolda ömür biçmiştik
Sırayla hani bitirip, elimizden içmiştik
Baldıran değil zaten, ılık baldı değil mi?

Şu taş senin bu taş benim ama toprak aynı bak
Aynı sofraya her davet, hatıra dolmuş tabak
Ömürden sonra ilk durak, bizim şimdi her sokak
Dünya denilen gezegen, bir masaldı değil mi?

erol başçı