(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
KANEVİÇE tadında OKUNASI bir şiir olmuş:)) YAZANIN ELLERİNE SAĞLIK:)) Eser TAT VE DEMİNİ almış:)) Çok güzeldi, çok acıklıydı,çok doğru,/ Allah razı olsun/ Ders, sevgi ve özlem vardı,/Hakikat vardı,:)) Kalemin daim olsun.:)) Yüreğiniz dert görmesin:))
Yüreğinize sağlık Emine hanım. Harika. Tam taş yerine oturmuş. Hele bir de işi gücü olmayan macera peşinde koşan ve yazdığı fikren bir ile yaramayan. Okuyucuyu düşündüremey3n, okuyucuya bir şey veremeyen, okuyucuya öğrenemeyen boş laflarla solu, tekrara düşen,tınısı olmayan bir ahenk içermeyen sözde yazan çimenlere de dokundursanız. Tebrik ederim
Yüreğiniz dert görmesin kaleminiz daim olsun hocam inşallah , şiirinizi gezgin şair arkadaşlar okur umarım, popüler listeye gireyim diye her şiire beğeni atıyor arkadaşlar uğramadık sayfa bırakmıyorlar , bu arkadaşlar kendilerini biliyor umarım bu sevdadan vazgeçerler yazık ki çok yazık Sonsuz saygılarımla Hayırlı akşamlar dilerim
Hayrullah tarafından 29.11.2024 18:10:04 zamanında düzenlenmiştir.
Değerli Üstadım, ben kendi payıma bu taşlamayı çok beğendim, yerinde ve gerekli buldum. Sahiden, bu sitede yüzlerce şiiri ve şairi bir kişinin okuması ve yorumlaması mümkün mü? Gerçekten merak ediyorum! Hangi esere baksam orada bir yorum-beğeni bırakmışları görüyorum!
Teferruata girmeyeyim ama, BEN BU KADARINI GERÇEKTEN LÜZUMSUZ GÖRÜYORUM!
İnsanın takip ettiği sınırlı sayıda şair olur, onlara bile her gün uğrama imkânı olmaz.. Edebiyat sitesinde önce eden aranmalı ve olmazsa olmaz olmalıdır, yoksa olmamalıdır! Saygıyla
Eleştiri mi övgü mü tam anlayamadım... Ama şu yorumculardan kopyala yapıştır yapanlar çok var. Herkese aynı yorumları yazarlar. Yazdığınız şiirle uzaktan yakından ilgisi yoktur. Zaten okuduklarını da sanmıyorum ya...
Ben şunu merak etmeye başladım, kim kimin kafasına sıkacak da haberi düşecek siteye.. o denli bir gerilim mevcut internette bile.. Diğerleri önemsiz kalıyor bunların yanında.
Virüs olayından sonra neydi bir pandemi vardı ya, insanı insandan iğrendirdiler. 20 yıldır hep aynı konularda yazanlar ya okuyor anlamamazlıktan geliyor okuduklarını, ya da aynı nakarat, atom bombası düşse yine inadım inat diyecek...
Birinci babda, burası müslümanlar için uygun değil, haremlik selamlık yok... İkinci babda, burada artık hiç bir görüşün de önemi pek kalmadı. Üçüncü babda, bekarları evlendirmek lazım, azgın teke veya keçi gibi şiirlerinden geçilmiyor Dördüncü babda, şiir öldü, sadece alışkanlıktan yazıyor çoğumuz... Beşinci babda, yeni nesil gelmiyor gelse de ihtimalen 3 ay dayanamaz kaçar buralardan. Altıncı babda, sitenin yüzde doksanını engelleyip sadece 3-5 kişi takılmak lazım sanki. Yedinci babda; ölmüşüz de gömenimiz yok:) Sekizinci bölümde; sonsuzluk işareti Dokuzuncu bölümde, dokuz canlılar meclisi 10 nuncu chapterda da:) sıfıra sıfır elde var köpüklü kahve.. 11. kategoride de : çarşı her şeye karşı gibi bir durum. 12 babda; insan yaşamının değeri kalmadı, toplum cinnet haline girmek üzere, 13. babda; kitabi dönem bitti gibi.. 14. babda; yapay zekanın nerede olduğu ne olduğu nasıl davrandığı mechul.. 15. sayfada: Onu bunu bilmem ülkemizin en büyük sanatçısı kemal sunalmış rahmetli.
Şahsen hiç bir şeyi izah edemiyorum, mizaha vurmaya çalışsam da üslubum gitmiyor, beni bulan olursa şutlasın bana.
Üstad sahiden konumuz neydi? Eksik olmayın efendim. Hürmetlerimle:) Y.
Eskiden.... Ah benim güzel defterim açıldığı dönemler hatta bundan bir kaç yıl öncesine kadar bizim bir grubumuz vardı bir kaç hocamızla şiir üzerine çalışır kurduğumuz dernekte analiz etme, nesir ve hece şiirlerinin kuralları gibi aklına edebiyat ile ilgili ne varsa mücadeleci ruhumuzla uğraşırdık. Burası benim için bir dergahtı... Annemi çoğunuz tanırsınız bir çok kişi anne derdi :)) Onunla birlikte şiirleri seven çocuk yüreğim için burası o kadar özeldir ki. Şimdi sadece beğeni ile geçilmesini yada o kadar alakasız şiirler yazılınca o kadar alakasız yorumlar yapılmasını bünyem kaldırmıyor. Suskunlaşıyorum okuyorum susuyorum yazıyorum siliyorum. Eskiden.... Şairler birbirini tanırdı bunda en büyük etkilerden biri yaptığımız organizasyonlardı bu arada Habib'in kulakları çınlasın epeydir aile olarak toplanmıyoruz da. Eskiden kim neydi kimdi bilirdik Şimdilerde Yeni isimler (karşı değilim aksine hoşuma da gitmiyor değil) Telafuz bile edemedim isimler.... Türkçe olmayan isimler Başını okurken sonunu kaybettiğim düzene sahip düzensizliğin tavan yaptığı okuru zorlayan ben neredeyim ben kimim dedirten şiirimsi nesirler/nesirimsi şiirler
Ve dediğin gibi Şiiri bir kere bile okumadığına emin olduğum kopyala yapıştır yorumlar.
Ben oldum olası sayfanın sahibini çok tanımıyorsam ama kalem dikkatimi çekti ise önce bir kaç gün şiirlerini okuyorum. Yazılan yorumlara verdiği tepkilere bakıyorum. Beylere yorum yazarken iki kere daha düşünüp yorumlarda keşfe çıkıyorum. Bunu sakın yanlış anlamasın kimse. Sütten ağzı yanan yoğurdu üfler misali kimsenin kıskançlık krizlerini çekmemek için böyle yapıyorum. Senelerdir takip ettiklerim olunca kırmamak yada okudu ama bir şey yazmadı diye düşünülmesin diye yoğun olduğum zamanlarda minnacık yorum yapıyorum.
Ama şiirden çok yorum yapmayı çook seviyorum. Benim için onu yazanın Ali, Veli, Ayşe, Fatma olması önemli değil. Cinsiyetinden soyuyorum şiiri ve kelimelere bırakıyorum kendimi. O an ne düşünmüş hangi ruh haline bürünmüş neler hissetmiş o imgelerde neler anlatılmak istenmiş.
Şiirin çok güzel bir nazireydi. Olması gerekenler ve olmaması gerekenler var ama ama işte ama....
yıllardır tanıdıklarımı bu aralar tanıyamaz oldum. Ve sevgili defterdeki ablalarım, abilerim, hocalarım, dostlarım tanıdıklarım tanımadıklarım edebiyat adına burada isek
Her şeyden önce şairi bırakın şiire saygıdan şiiri okuyalım. Şiir hakkında bilginiz yoksa lütfen fikrinizde olmasın. Beğeni yapmak yerine minnacık bir fikrinizi beyan edin....
Çok yazdım kopukluklar olabilir işte yazınca ben ben değilim :))
Bardağın boş tarafını çok iyi göstermişsiniz, ben de dolu tarafından değerlendirmek isterim.
İnsanoğlunun tabiatı gereği övgü almayı önemsenmeyi sever, ihtiyaçlar teorisini bilmeyenimiz yoktur sanırım.
Bu deftere ilk üyelik günlerine dönerse her şair adayı şunu hatırlayacaktır.
Edebiyat dünyasına hoş geldiniz değeli şair diye karşılanacağınız hiç birinizin aklına gelmemiştir belki lakin, RAHMETLİ MUSTAFA İLYASOĞLU Hocamız DEFTERE İLK ŞİİRİNİ paylaşanları böyle karşılayarak onura ediyordu.
Beni de öyle karşılayarak sayfaya ısınmamı o sıcaklığı sevecenliği ile hiç bir kurşun atmadan teslim aldı ruhumu.
He bundan sonrası sizin anlayışınıza göstereceğiniz KERAMETE BAĞLI. Bu ise ne kadar yürüdüğünüzü değil NE KADAR YOL ALDIĞINIZI Gösterir.
Yükselen okur ve böyük (büyük) şair olacaklar. Yüz yıl geçse de o boş tenekeleri adam edemezsiniz. Edebiyatın içine eden vızıltı sürüsü sivrisinek gibi çoklar maalesef. Aralarında yapışkan at sinekleri de mevcut. Birer dakika arayla uzun şiirleri yıldırım hızıyla okurlar, yüreğinize elinize kolunuza böbreğinize sağlık dilerler, sonra da döner beklerler acaba kaçı geri dönüş yapacak diye. Bunların içince kanevçeci, seromonici, şiirle/şairle dalga geçeni, eliti/peliti çay bardağı, sarı kravatlısı v.s. hepsi mevcut. Yüzde 80-90 u da şiir filan okumuyorlar. "Yalansız, riyasız cart cart okuduk" filan yazıp, gerçekten okumuş,anlamış gibi lüzumsuzluk da yaparlar. Kesinlikle bitmezler, biri gitse hemen yerini bir başkası doldurur. 30 yıldır edebiyatın içindeyim ve eksildiklerine şimdiye kadar hiç rastlamadım.
Edebiyatın geldiği durumu çok iyi gözlemleyerek, kronik ve hastalıklı bir konuya değinmişsiniz. Ne yazsanız da hiçbir şey değişmez... Bu çok çalışkan(!) şiirkondular yine bildiklerini okurlar.
Gönül sesinizden okuduğum şu h'içli dizelerde kayboldum üstad, şair-em, yüreğinize bereket, ömrünüze sağlık eee başka ne deniyordu.... Hah buldum, gönül sesiniz hiç susmasın. :)))
Arada bir de okusalar, belki sabit yorum konusunda bir fikir edinirler diyorum. Her tür şiire aynı yorumu yazmanın hakaret boyutuna ulaştığı hususunda bir fikir. Otomatik ödeme talimatı gibi:) Gerekli, yerinde ve nazikçe bir hiciv. Tebrikler, selam ve saygılar sonsuzca...
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.