AVUNTU

Çölün sıcağında insan arayıp serap görmek,
Yokuşlarda yorulmak gibi.
Kara yıldız, parlaklıgında şeffaf ışık,
Keskin, aşkın dikenlerinde yuvarlanmak.
Alaca karanlıklarda,
Umut beklemek yollarda.
Acaba demek yürek dibinden.

Bir şiir yazmak,
Kısır kalem uçlarında heceler kısır,
Boş sözlerde yavanlık,
Ölü bir ruh gezintisinde olmak,
Rüzğara yazı yazmak belirtisinde.
Tarihte bu gününü yaşamak,
Gözyaşı doğrultusunda oturmak
Isırğan otu güzelliginde.

Albatroslar uçuş karanlıgında.
Beyaz teleklerinde rüzğar yuvası,
Bir dizi kara üstünden geçip gitmek varmış Hayatta.
Yol uzun şarkı sözlerinde anlamsızlık,
Işıklı yıldız gölgeleri dökülmekte,
Deniz gezintisinde cilveli sarsıntılar.
Gece sesiz, gece dilsiz.

Vaatsiz Sabahlar çalmakta erkenden kapıları,
Çiçekler uykuda mısra, mısra rüya görmekte.
Sandıklarda hüzün yumağı saklanıyor,
Kalplerde sonsuzluk duası,
Aşkta mı gizem,
Geceler mi ihtiras yüklü,
Durğun parıltılaryüklenen yıldız kümesi,
Hüzünlü aydınlıklarda yetim öpücüğü,
Ve bahar gitti kış geldi,
Işılar yetim şarkıları söylemekte,

Sonunda Hayat kirlenekte insan elinde.
Yağmur hüzün yağışları bırakmakta,
Fırtınalar çıkıp gelemekte,
Mahşer yerinden,
Yakında dünya kısır kalacak,
Sonsuzluk pırıltıları kara delikte saklı,
Patikalar uzakğa götürmez,
Çiçek türbeleri saf dışı,
Gece karanlığında çakır dikenleri yalnız,
Kalp atışları hızlı karıncalar,
Tohum ekmekte,
Ölü oluşundan habersiz.!

24.10.24 / Saat 12,12 - Mehmet AY