Kabul, bu dünyanın düzeni böyle
Yeniden mi kuracaksın arkadaş
Dönüşü olmayan zamanın, söyle
Önünde mi duracaksın arkadaş
-
Aza koysan dolmaz çok da almıyor
Denginin dengini kimse bulmuyor
Baba çocuğuna kefil olmuyor
Kimi kime soracaksın arkadaş
-
Kutsaldı adetler kutsaldı töre
Saygı sevgi vardı insana göre
Her şey hile doldu hep dalavere
Burdan nere varacaksın arkadaş
-
Hayalimiz vardı kısmet olmadı
İleride derdik süre dolmadı
Allame olsa da güven kalmadı
Kılı kırka yaracaksın arkadaş
-
“Düzelir mi?” soruluyor bu sıkça
Tedirginiz tuhaf şeyler oldukça
Düzelir mi soruyorum açıkça
Buna kafa yoracaksın arkadaş
-
Benim bu feryadım halkın sesidir
Tükenen törenin son nefesidir
Kim kimdir necidir neyin nesidir
Sen damga mı vuracaksın arkadaş
-
Suat Zobu

Dostlardan / Sonsuz Teşekkürlerimle

Kimisinin vardır köşkü sarayı
Vatandaşla kapatmak zor arayı
Kolay kolay iflah olmaz yarayı
Yoksa sen mi saracaksın arkadaş
___ Şükrü Atay (Türkmenoğlu)
-
Kimdi sahi meleklerin hocası
İyiliğe tütmez oldu bacası
Kimler geçti öyle kimler nicesi
Sen baki mi kalacaksın arkadaş .... H.C.ÖRS,
-
Benim bu isyanım kırık kalbidir,
Zalimin zulmüne bir yanıt gibidir,
Adalet nerede, vicdan nicedir,
Sen de yol mu keseceksin arkadaş? ….. Nejat Hoca
-
Bu düzende, Pir Sultan’lar asıldı
Nesimi’nin derisi de yüzüldü
Her dönemde ses verenler ezildi
Zulmü, sen mi kıracaksın arkadaş ….. Alibaba

-----------------
Pir Sultan bir sabah yanında çalışan Hıdır’a,
- Hıdır, Hıdır, bugün seni rüyamda gördüm. İstanbul’a gidip okuyarak Sivas’a vali oluyormuşsun. Hatta beni çarşıda astırıyormuşsun bile dedi.
- Aman pirim haşa o ne demek! Hayırdır inşallah. Ben kim vali olmak kim. Hele hele seni astırmak kim! Tövbe tövbe.
İçini çekti Pir.
-Hadi git yolun, bahtın açık olsun, deyip gönderdi Hıdır’ı…
Aradan yıllar geçti.
Sivas’a yeni vali geldi. Hıdır Hızır olmuş, Hızır Paşa olmuş, Sivas’a vali olmuş.
Yıllar önce pirinin söylediği aklından çıkmıyor.
Pirinin onuruna büyük bir şenlik düzenledi. Büyük törenlerle Pir Sultan’ı 3 günlük yoldan Sivas’a getirtti.
Yemekte bir şey vardı aksi giden, herkes iştahla yemek yerken Piri yemek yemiyordu. Hızır Paşa “Buyur Pirim yemeğini ye” dedi.
Pir Sultan “Senin yemeğin yenmez Paşa! Bunda tüyü bitmedik yetimin hakkı var. Hepsi haram!” dedi.
Paşa çok bozuldu. Israr üzerine “Beni bırak köpeklerim bile yemez bu yemeği” deyince “Tamam deneyelim!” dediler.
Pirdir. El etti. Köpekler koşarak geldi. Yemeği kokladılar, bir tike bile yemediler.
Paşa "Pirim olduğun için sana kıyamam. Üç deyiş söyle ama hiç Şah geçmesin" dedi.
Pir üç deyiş söyledi her dizesinde şah var.
"Pir’im galiba rüyan gerçekleşiyor" dedi şehir meydanında en uzun ağaca astırdı.
Halktan birisi Kayseri kapısından, başka biri Tokat kapısından pirin çıkıp yürüyerek gittiğini gözüyle gördüğünü iddia etti. . En iyisi gidip bakalım dediler.
Baktılar.
Meydandaki ağaçta yalnızca uzun bir ip sallanıyordu.

-----------------