Hasan bin Sabit’in dediği gibi derim... “Ben sözlerimle Muhammed (a.s.m.) ı övmüş, güzel göstermiş olmadım; aksine Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâmdan bahsetmekle sözlerimi güzelleştirmiş oldum.” Sözleri güzelleştiren evsâf-ı Muhammediye aleyhisselatü vesselamdır.
Semadan gelen ses sadandır, Ya Resulallah! Gönlüm azat olmaz gedadır, Ya Resulallah!
Kapılmıştım gecegündüz daima hicrana, En güzel vuslat hep sanadır, Ya Resulallah!
Dağlar kadar cürmüm ile geldim huzuruna, Derdimize derman sendedir, Ya Resulallah!
Yıllar akıp gidiyor hiç farkına varmadan, Şefaatın bizlere yardır, Ya Resulallah!
Dünya dar geliyor, artık bilmem ki, nedendir? Asude yer, senin yanındır, Ya Resulallah!
Kovma kapından bu mücrimi yandım billahi, Senden ayrı kalmak hicrandır, Ya Resulallah!
Perişan sözlerime bakma hoş gör ne olur, Bizi kurtaracak aşkındır, Ya Resulallah!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yağmur, seni bekleyen bir taş da ben olsaydım Çölde seni özleyen bir kuş da ben olsaydım Dokunduğun küçük bir nakış da ben olsaydım Sana sırılsıklam bir bakış da ben olsaydım Uğrunda koparılan bir baş da ben olsaydım Bahîra’dan süzülen bir yaş da ben olsaydım Okşadığın bir parça kumaş da ben olsaydım Senin için görülen bir düş de ben olsaydım Yeryüzünde seni bir görmüş de ben olsaydım Senin visalinle bir gülmüş de ben olsaydım Sana hicret eden bir Kureyş de ben olsaydım Damar damar seninle, hep seninle dolsaydım Bâtılı yıkmak için kuşandığın kılıcın Kabzasında bir dirhem gümüş de ben olsaydım'
Nurullah Genç
----------------------------------------- Ben kendime ağlarken Uhud da ağlar mıymış? Hira'yı mahzun gördüm soramadım sevgili Hasretinin dışınd başka derdi varmıy mış? ........ Dua çıkmayan göğe sevdalar çıkarmıy mış? Bülbülünü kaybetmiş bu evrensel bahçede Dikenler bile bir hoş gayrı gül kokar mıymış? ....... O bengisu gözünden fışkıran pınar mıymış? Baharların kaynağı ve yolunu gözleyen Bir ben sevda şehidi bir de şu çınar mıymış? ....... Niçin döndü bu rüzgar yol vermez dağlar mıymış? Yine Ferhat kesildin be ne canhıraş gönlüm Bağrını deldin diye dağlar da ağlar mıymış? ....... Acımı tartamayan aşkımı tartar mıymış? Gönlüme yol vermeyen şu zifiri perdeyi O cennet elleriyle lutfedip yırtar mıymış? ........ Çekilen dizde ferman gözümdeki fer miymiş? Kendimi bir kum diye atuversem çölüne O na vurgun bulutlar üstümde gezer miymiş? ..... Söyle gönlüm bu sevda mahşere kalır mıymış? Alışılmış sözcükler yükleyip kanadına Ona doğru uçursam katına alır mıymış? ..... Sen olmazsan gemide bu tufan diner miymiş? Gemilerin de yandı sil aklından dönüşü Vakt indi yüreğim gidenler döner miymiş?
Mustafa İslamoğlu
---------------------------------------------
Sevinç sevinç berrak Ve yıldız yıldız parlak Bir dağ pınarı Üstünde beyaz bulutların Ve kuytusunda bir yeşil yamacın Aziz ruhlar sallamış beşiğini Veda edip çocuk tazeliğiyle bulutlara Raks eder gibi iner mermer kayalara Haykırır sevincini semalara Dağ geçitlerinde Önüne katar renk renk çakılları Ve bağrına basar kardeş pınarları Çiçeklenir ayak bastığı yerler Ve nefesiyle yeşerir çimenler Yoldaşı olur şimdi ırmaklar Ovaları doldurur gümüş ışıklar Bir ses yükselir pınarlardan
Kardeş ayırma bizi koynundan, Bekliyor Yaratan. Yoksa bizi çölün kumları yutacak Güneş kanımızı kurutacak Kardeş, Dağın ırmaklarını, ovanın ırmaklarını Hepimizi alıp koynuna Eriştir bizi yüce Rabbına Ezelî Deryâ'nın yanına." Peki, der, dağ pınarı Kendinde toplar bütün pınarları Ve haşmetle kabarır göğsü, kolları Ülkeler açılır uğradığı yerlerde Yeni şehirler doğar ayaklarının altında... Kulelerin alev zirvelerini Ve haşmetli mermer saraylarını Bırakıp arkasında Yürür mukadder yolunda Dalgalanır başının üstünde binlerce bayrak İhtişamının şahitleri Evlâtlarını Rabbine ulaştırarak Karışır İlâhî ummana coşarak!
Çiçeklenir ayak bastığı yerler Ve nefesiyle yeşerir çimenler Yoldaşı olur şimdi ırmaklar Ovaları doldurur gümüşten ışıklar.. Ne kadar doğru söz.. Bastığı yerler yeşeriyor
Bu duyarlı yüreğinize ve bu nadide yorumunuz ve düşünceleriniz için Teşekkür ediyorum kıymetli dost.. Kandiliniz mübarek olsun saygılarımla....
Çiçeklenir ayak bastığı yerler Ve nefesiyle yeşerir çimenler Yoldaşı olur şimdi ırmaklar Ovaları doldurur gümüşten ışıklar.. Ne kadar doğru söz.. Bastığı yerler yeşeriyor
Bu duyarlı yüreğinize ve bu nadide yorumunuz ve düşünceleriniz için Teşekkür ediyorum kıymetli dost.. Kandiliniz mübarek olsun saygılarımla....
Semadan gelen ses sadandır, Ya Resulallah! Gönlüm azat olmaz gedadır, Ya Resulallah!
Kapılmıştım gece gündüz daima hicrana, En güzel vuslat hep sanadır, Ya Resulallah!
Dağlar kadar cürmüm ile geldim huzuruna, Derdimize derman sendedir, Ya Resulallah!
Yıllar akıp gidiyor hiç farkına varmadan, Şefaatın bizlere yardır, Ya Resulallah!
Bu dizeler, Peygamber Efendimize duyulan derin sevgi, özlem ve teslimiyeti muazzam bir şekilde yansıtıyor. Naif bir dil ile, O'nun huzurunda duyulan saygı ve bağlılık dile getirilmiş. Özellikle hicran, vuslat ve şefaat temalarının işlenişi, İslam’ın özüne uygun bir içsel yolculuğu tasvir ediyor.Mevlüt kandilimiz kutlu olsun.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.