Dostça yaşamaksa, Dünya’da murat
Kendini mükemmel, görme arkadaş
Gün gelir önüne, konulur sırat
Nasıl geçeceksin, sorma arkadaş

Kendine edecek, elbette eden
Niye kırılır dost, yok iken neden
Belki de bilerek, belki bilmeden
Kimseyi sırtından, vurma arkadaş

Topu topu sayı, kırk beş, ellidir
Değerliyse giden, gözler sellidir
Anlayan anladı, maksat bellidir
Çeneni boşuna, yorma arkadaş

Güzellikler olsun, her bir anında
Var mı böyle, önderliğin, şanında
Yapma, etme deyip, bilen önüne
Sıra dağ olup da, durma arkadaş

Sabrı taşırırsan, gelirsin tuşa
El oğlu tanımaz, ne bey, ne paşa
Bilmişlik her zaman, beladır başa
Engin ol, kimseyi, kırma arkadaş

Düz yolu bırakıp, terse gidip de
Kanayan yarayı, açıp, didip de
Yolda ki belayı, davet edip de
Tek başına karar, verme arkadaş

Aşık Lüzumsuz’um, sözüm bellidir
İnsan sarrafıyım, sözüm bellidir
Sorun belli zaten, çözüm bellidir
Beni daha fazla, germe arkadaş

Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ