2
Yorum
28
Beğeni
5,0
Puan
295
Okunma
Tren garına gitmeden önce
Bütün felekler vatanımdı
Avuçlarımdaydı dönence
Yolun başındayım
Yemyeşil çayırlar
Cıvıl cıvıl göçmen kuşları
Ve her mevsim bahar
Göller masmavi
Şelale şelale
Mutluluk akardı yamaçlar
Yüreğim sevgi dolu
Ama aşktan habersiz
Kin’den ari, kıskançlıktan muaf
Eğer cennet’se
Dünyadaki cennet, bu olsa gerek
Böyle bir cennette yaşıyordum
O gözleri görmeden önce
Çok mutluydum, çok mutluydum
Milattan önce
Tevafuk.
Bir koltuk tokuşması
Ve bir göz teması
Gök mavisi gözler
Kar beyazı ten
Ellerime dokunan bir el
Bir el ki, sanki beşeri değil
Bir el ki; sanki
Özenle yaratılıp indirilmiş göklerden
Bir el ki, bütün güzellikler avucunda sürünür
Bir el ki, parmaklarında ilikleri görünür
Bir anda tüllendi dünyam
Grileşti bakışlarım
Dizlerim bir anda kırk yıl yaşlandı
Yüzümde ilk kırışıkların sancısı belirdi
Bir duygu
Bir duygu ki içimde delirdi
Hafif bir yanmayla
Kızaran gözlerime düşen çiy
Damla damla
Gözlerim ıslanırken kendi buğusunda
Sanki kalbim bir çengellin ucunda
Her şey zıttına döndü
Demekki mutluluğuma
Konan son vade doldu
Ve o gün milatım oldu
Gitmez olaydım
Tren garına gitmeden önce
Çok mutluydum
Çok mutluydum milattan önce
5.0
100% (15)