Kavi66 ,
şiirin sahibi
1 Ağustos 2024 Perşembe 00:48:53
Kıymetli üstadim tarihsel kronoloji olarka belirtmem hem farkındalık yaratmak hemde unutulmuş hafızanın yerine getirilmesi babında önem taşıdığı için paylaşmak istedim dünya kurulduğu günden itibaren olan bu haksızlıklar dün olduğu gibi ilerleyen yıllarda devam edecek biz şuan bir şey yapmazsak insanlık tarihi daha cok zulüm ve adaletsizlik göreceği aşikardır.Zulüm ve adaletsizlik, hangi coğrafyada, kim tarafından yapılırsa yapılsın, kınanmalı ve lanetlenmelidir. İsrail'in Filistinli kardeşlerimize uyguladığı zulmün ne kadar büyük bir adaletsizlik olduğuna dair yapılan eleştiriler haklıdır ve bu zulüm kesinlikle kınanmalıdır. Ancak, bu noktada dikkat etmemiz gereken bir şey var: Zulüm sadece bir yerle sınırlı değildir. Doğu Türkistan’da, Arakan’da, Myanmar’da, Hocalı’da, Kerkük’te ve Karabağ’da yaşanan acılar, dünyanın dört bir yanındaki bu adaletsizlikler, aynı şekilde eleştirilmelidir.
Bu olaylar, soykırım seviyesinde katliamları içeriyor ve her biri insanlık tarihine kara bir leke olarak geçiyor. Ancak, bu tür zalimliklere sessiz kalmak veya göz ardı etmek, sadece çifte standartlı bir yaklaşımı yansıtmakla kalmaz; aynı zamanda zulümlerin devamına da zemin hazırlar. İnsanlar arasındaki adaletsizlikleri görmezden gelmek, diğer zulümleri meşrulaştırmak ve mazlumların acılarına duyarsız kalmak, insanlık onurunu ve adalet anlayışını zedeler.
Bu noktada, şu kutsal ayeti hatırlamamız gerekiyor:
"Andolsun, Biz sizi; biraz korkuyla (doğal ve sosyal afetler ve düşman saldırılarıyla), açlık (ve kıtlıkla) ve bir parça da mallardan, canlardan ve semerat (ürün ve evlatlar)dan noksanlaştırmakla (hastalık ve sakatlıkla) imtihan edeceğiz. (Tedbirli ve temkinli hareket ederek) Sabır (sükûnet ve teslimiyet) gösterenleri müjdele (ki, sadece onlar sevaba ve başarıya erişeceklerdir)." (Bakara, 155)
Bu ayet bize, hayatın çeşitli imtihanlarla dolu olduğunu ve bu imtihanlar karşısında sabırlı ve temkinli olmamız gerektiğini hatırlatıyor. Zulüm ve adaletsizlik karşısında sessiz kalmak, sadece zulmün devamını sağlamakla kalmaz, aynı zamanda adaletin ve insanlığın temellerini de sarsar. Bu ayetin işaret ettiği gibi, gerçek başarı ve sevap, zorluklar ve adaletsizlikler karşısında sabır ve dirayet göstermekte yatar.
Dolayısıyla, bu zulümleri ve acıları kınamak, insanlık görevidir. Her zulüm, hangi coğrafyada yaşanırsa yaşansın, eşit derecede kınanmalı ve lanetlenmelidir. Bu, sadece belirli bir bölgedeki acıları değil, tüm dünyadaki adaletsizlikleri görüp karşı durmak anlamına gelir. Mazlumun yanında olmak, zalimin kim olduğuna bakmaksızın, insan olmanın en temel gereğidir.
Bu tavrı benimsemek, tarihimize ve geleceğimize karşı sorumluluğumuzdur. Her türlü zulmü ve adaletsizliği lanetlemek, insanlık onurunu savunmak ve barışı tesis etmek adına atılacak en doğru adımdır. Bu şekilde, adaletin ve insanlığın sesi olabilir, tüm acılara ve zulümlere karşı durarak, insanlık onurunu ve barışı savunabiliriz.
Peki bu kapsamda bize düsen görevler nelerdir derseniz Adaletsizliklerin ve zulümlerin farkına varmak ve bu konuda farkındalık yaratmak en önemli adımlardan biridir. Sosyal medya, yazılı ve görsel medya araçları kullanarak bu zulümler hakkında bilgi paylaşabilir ve toplumu bilgilendirebiliriz. Sesimizi duyurmak, adaletsizliklerin görünür olmasını sağlar.
İnsanları adaletsizlikler ve insan hakları konularında eğitmek, bu sorunlara karşı daha duyarlı olmalarını sağlar. Eğitim programları, seminerler ve tartışma grupları oluşturarak, bu konuların daha geniş bir kitleye ulaşmasını sağlayabiliriz.
Mazlum ve mağdurlara destek olmak, yardım kuruluşlarına bağışta bulunmak veya gönüllü olarak çalışmak da önemli bir adımdır. Bu yardımlar, mağdurlara doğrudan destek sağlar ve onların yaşadığı zorlukların hafiflemesine katkıda bulunur.
İnsan hakları ve adalet konularında çalışan sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği yapmak ve bu kuruluşlara maddi veya manevi destek vermek, etkili bir çözümün parçası olabilir. Bu kuruluşlar, adaletsizliklerin önüne geçmek için çeşitli projeler yürütmektedir.
Uluslararası arenada adaletsizliklerin ve zulümlerin önlenmesi için lobi faaliyetleri yürütmek, hükümetlere ve uluslararası kurumlara baskı yapmak, bu konularda daha etkin bir politika geliştirilmesine katkı sağlar. Yasa yapıcılarla iletişime geçmek ve bu sorunların gündeme getirilmesini sağlamak önemlidir.
Her birey, kişisel hayatında adil ve dürüst bir tutum sergilemekle başlayabilir. Çevremizde adalet ve insan haklarına saygılı bir ortam yaratmak, bu değerleri günlük yaşamımıza entegre etmek, toplumsal değişimin temel taşlarını oluşturur.
Sorunlar hakkında güncel bilgi edinmek ve bu bilgileri paylaşmak, adaletsizliklerin çözüme kavuşturulmasına katkıda bulunur. Kendi bilgi dağarcığımızı genişletmek ve bu bilgileri başkalarıyla paylaşmak, toplumsal bilincin artmasına yardımcı olur.
Bu adımlar, adaletsizliklere karşı etkili bir şekilde mücadele etmenin yollarını sağlar. Her birey, bu konuda üzerine düşeni yaparak, adaletin ve insanlığın savunucusu olabilir. Her birimizin bu çabalara katkıda bulunması, daha adil ve barışçıl bir dünya için önemli bir adımdır.İnsanlığın insanlığını unutmadan yaşamasi temennilerimle.(yorumu yazarken beynim yandı resmen şiiri yazsrken bu kadar uğrasmamistim oysa ki)
Selam saygimla