8
Yorum
16
Beğeni
0,0
Puan
333
Okunma
Şu dünya halını seyran ederken
Mihnetin gül açan yazıydı Hilal
Daha genç yaşında göçüp giderken
Bir kuru nefese razıydı Hilal.
İçindeki derdi sırdaşı olmuş
Hikmetine varıp manayla dolmuş
Ömrün baharında gülüp te solmuş
Dertli çiçeklerin nazıydı Hilal.
Derde düştü diye dermen ararsın
Divane desinler kimden sorarsın
Rahat mı bulunur boşa yorarsın
Bir avuç umudun azıydı Hilal.
Bir bakışı için dünyalar veren
Ömrünü ömrüne adayıp seren
Ölmeden onunla mezara giren
Annesinin cennet yüzüydü Hilal.
Olmadı bir çare kimsenin eli
Yüreğinin olsa konuşsa dili
Tutmadı dizleri büküldü beli
Babasının gülen gözüydü Hilal.
Kardeşleri candı candan ileri
Onların yanında ablaydı yeri
Hasreti bağrında dönmedi geri
Bilal’le Gamze’nin sözüydü Hilal.
Anasız bir çocuk olur mu sandı
Gözlerine bakıp hep içten yandı
Ölüm şerbetini içip te kandı
İki evladının özüydü Hilal.
Hikmetinden sual elbet sorulmaz
Bu kalp atar amma onsuz durulmaz
Evlat acısıyla yanar yorulmaz
Ailenin büyük kızıydı Hilal.
Sadık KARADEMİR
NOT: Yakın bir zamanda genç yaşta kaybettiğimiz bir abimizin kızı için yazılmıştır.