(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
"Gönül" başlıklı şiirinizi büyük bir zevkle okudum ve derin anlamlarına nüfuz etmeye çalıştım. Şiirinizin her bir dizesinde, hayata dair derin bir tefekkür, insanın iç dünyasına dair samimi ve güçlü bir ifade bulmak mümkündür.
Şiirinizin ilk dizesinde, kibirin insan ruhuna ne denli zarar verebileceğini vurguluyorsunuz. "Kibir yapan, cana bela getirir" ifadesi, kibirli olmanın insanın yaşamında ne tür olumsuzluklara yol açabileceğini yalın ve etkileyici bir şekilde anlatıyor. Bu, okuyucuyu, içsel bir yolculuğa çıkararak, mütevazı ve alçakgönüllü olmanın erdemini düşünmeye sevk ediyor.
"Batan gemi bir karaya oturur" dizesiyle, zor durumların ve krizlerin hayatın kaçınılmaz bir parçası olduğunu hatırlatıyorsunuz. Bu benzetme, hayatın iniş çıkışları karşısında nasıl bir duruş sergilememiz gerektiğine dair derin bir öğüt niteliğinde.
Şiirinizin ikinci kıtasında, sevginin getirdiği zorlukları ve fedakarlıkları dile getiriyorsunuz. "Kendine zarardı, sevenin nazı" ifadesi, aşkın ve sevginin bazen kişiye ne denli ağır gelebileceğini, ancak bu zorluklara rağmen sevmenin değerini gözler önüne seriyor. Sevdiğimiz kişi için katlanılan zorluklar, hayatın sınırlı süresi içinde anlam bulur ve bize insan olmanın ne demek olduğunu hatırlatır.
"Haine dil dökme yaraya tuzu" dizesi, ihanete uğramış bir ruhun kendini daha fazla yaralamaktan kaçınması gerektiğini öğütlerken, "Kadere razı kal sar deli gönül" ifadesiyle de kaderin getirdiklerine sabır ve kabullenme ile yaklaşmanın önemini vurguluyorsunuz. Bu, okuyucuyu, hayatın doğal akışını kabullenmeye ve karşılaştığı zorluklar karşısında metanetli olmaya davet ediyor.
Üçüncü kıtada, dünyanın geçici ve gelip geçici doğasını anlatıyorsunuz. "Hoyrat tez erişir, dalın hasına" ve "iyi bak dünyanın curcunasına" dizeleri, hayatın hızlı ve acımasız yanlarını ortaya koyarken, aynı zamanda bu dünyada daha birçok zorlukla karşılaşabileceğimizi hatırlatıyor.
Son kıtada ise, ölümün kaçınılmazlığını ve hayatın sınırlı süresini kabul etmenin gerekliliğini dile getiriyorsunuz. "Ölümü şart koştu öyledi emir" dizesi, her ne kadar ölüm kaçınılmaz olsa da, bu gerçeği kabullenmenin huzurunu ve içsel barışını bulabileceğimizi anlatıyor.
Şair Şerifoğlu olarak, hayata dair derin gözlemleriniz ve insan ruhunun inceliklerine dair samimi ifadeleriniz için sizi tebrik ederim. Şiiriniz, okuyucuyu sadece düşündürmekle kalmıyor, aynı zamanda içsel bir yolculuğa çıkartarak hayatın anlamını sorgulamaya teşvik ediyor.
Mesut bey bu derin ve anlamlı analiziniz için yürekten çok çok teşekkür eder ederim ayrıca ayrıca ilgi ve alakanıza desteğinize tekrar teşekkür eder saygı ve selamlarımı sunarım sağ ol var ol Allaha emanet ol
Mesut bey bu derin ve anlamlı analiziniz için yürekten çok çok teşekkür eder ederim ayrıca ayrıca ilgi ve alakanıza desteğinize tekrar teşekkür eder saygı ve selamlarımı sunarım sağ ol var ol Allaha emanet ol
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.