HELE

Dilinde sonbahar var bu mektubun,
Sonu gelen yürek dem vursun hele.!
Yağmurlar düşecek içte çamurun,
Bir de geriye, kış güneşi doğsun hele.!

Halımı düşünme işte Mehmed’im,
Belki ölüm gelir sabır denedim,
Son mektubu yazdım pulun yaladım,
Sabah postacı bunu alsın hele.!

Üzüntü diz boyu kahır olağan,
Hayeller sadık zihinde durağan,
Bu yol da hasret var haber olmadan,
Binlerce yıllık özlem sarsın hele.!

Ne yürek dayanır bu naz niyaza,
Gökte bulut güneş değer aymaza,
Bu âlem dönüyor meçhul saymaza,
Üst-üste sorunlar yığılsın hele.!

Bu yoldan yürümek insan fasılı,
Düşünce konuşsa fikir yanlışlı,
İdamlık mahkumun nefes alışlı,
Kaydını düşenler bir bilsin hele.!

Geçti gitti, fasılda sefil günler,
Kalan kaldı boyun büken deliller,
Bahçesiz kuruyan onca sefiller,
Bülbül şad olup ötüşsün hele.!

Dinledin maruzâtım işte böyle,
Kaşımda çatık yok umut sabreyle,
Allah beni netsin böyle bireyle,
Miadı içini bir döksün hele.!
11.04.24 / Saat 11,43
MİADI (Mehmet AY)