0
Yorum
4
Beğeni
0,0
Puan
281
Okunma
sevgi denizinin üstünü küçücük bir cümle tüketerek
masum masum senden mahrumun fena hallerimde
mahrumiyete emhal olan ahvalleri tek tek titreterek
ürkek korkak varlıkları üst üste terkine terfi ettirerek
yıka yıka kıra kıra yaka yaka kaldım kendi hallerimde
neyi hediye ettin ki sensizliğin sığmadığı şehirlerimde
bütün şehri gezip sana yakışacak bir köşe bulamamak
aşk hokkasının kapağını küçücük bir cümle tüketerek
imkanı dahilinde var olan varlık olmayı bile terk ederek
emsalsiz tariflerin ifadelerini değiştirdin şehirlerimde
nereye sığabilirsin ki gelsen yalın yangınımı üşüterek
kaç sel ihbarnamesine namzet adaysın şehirlerimde
bütün şehri gezip sana yakışacak bir köşe bulamamak
şiir kadar sessizliğim şehir kadar gürültülü kalabalığı
yokluğun her izdüşümünde senden noksan çoğaldığı
aşk hokkasının üzerini gönül kumaşı çekip çekiştirerek
neyi hediye ettin ki sensizliğin sığmadığı şehirlerimde
bütün şehri seninle gezip sensiz kuytu köşe bulamamak