Dağların ardından coşkuyla akan
Sakarya nehrimin damarlarından
Sökülüp gelen o kaynak suları
Öyle de sıcak pınarları vardı
Özlem dolu söğüt memleketimin

Bazen nehirde gün boyu yüzerdik
Biz kaynak sularından içerdik
Gücüme güç katan kar sularından
Yetişen mert delikanlılar vardı
Hasret duyduğum benim memleketim

Onları izlerdik özel günlerde
At sırtında cirit oyunları vardı
Yemekler yapılırdı meydanlarda
Sofralar kurtulurdu tüm alanda
Uzaktan gelen misafirler vardı...

Henüz yedi yaşına girdiğimde
Okullar tatil olduğunda bile
Ailem gönderirdi beni köyüme
Özlemle beklediğim bu günleri...

Bazen çocuksu bakışlarımla
koşarken
Soluk soluğa sıcak kaynak suları
Pınarlarımız da vardı köyümün
Hayal ettiğim yeşil vadilerimizde

O dolapların sesini bir kez olsun dinle
Köyüm biraz uzaktı kıvraktır hep yolları
Kaynaklardan su içerdik güç katardı bize
Sakarya nehrimin girdaplı güzel koyları
Bahçemizden yürürdük her zaman köyümüze

Sabahları tertemizdir oksijen yatağı
Koşarak inerdim o vadilerinden aşağı
Dedemle ayda bir hayvanları otlatırdık
Kırlarda ve yaylalarda Samrı köyümüzün

Dağların kınalı yamaçlarından
Keklikler bakardı bize yüksekten
Bülbülleri vardı öten beylerce üzümü
Meyveleri arsızca koparırken

Özlem dolu memleketimizin
Buz gibi içtiğimiz o pınarları vardı
Soluk soluğa akan kaynak suları
Ötüşen keklik sesleri de vardı

Ağaç tepeleri yağmurlarda sırılsıklam olur
Dağlarında bakır ve altın çığlığı çiçek açar
Ormanın güzel derinliklerinde hala maden var
Hasretini çektiğim o güzel Samrı köyümüzün...

Büyüklerim vardı benim Atalarım
Bağlarında her cins üzüm diken sevdiklerim
Bahçelerinde coşkuyla koşardım ben yine
Doğduğum o güzel Samrı köyüm vardı benim...

Behçet Bük Eskişehir.
2. Şubat 2023