Aşk ve sevda olmadan, gönül gözü olmazmış
İlham zevki oldukça, etrafı haz sararmış
Bazısına hazan kış, bazısına ilk yaz mış
Od’undaki kalpler hep, aşk tarifi yaparmış

Kimi, gece maviler, martılar hep uçurmuş
Bazısının hülyası, zindanlara düşürmüş
Aşksız adı olanlar, son kırklara karışmış
Hatıralar gelince, akla efkâr bırakmış

Kim Leylayla Keremmiş, kim Mecnunla hep Şirin
Anlatılmaz şeyler var, mevzuları çok derin
Tek Rabb’ine yönelmiş, imanıyla kalp serin
Toprak olmuş kimisi, kalanlara yol verin

Yakamozla hem fikir, zaman zemin fark etmez
Ay altında raks eder, bazen şarkı pek yetmez
Kimisi tam kaderci, yeni yoldan hiç gitmez
Resim yapar duvara, boyaları sür bitmez

Kimi karlı hava su, çiçek böcek ve yaprak
Nakşederler yeşille, kahverengi dal toprak
Bazı şair çobana, kavaladır hep merak
Kimi şiir demlermiş, kafiyesi bir durak


Kalbimiz bayrak vatan, toprağımız da değer
Gül bülbülün şarkısı, maveraya da gider
Hep meleşir kuzular, annesini de ister
Karakaçan çayırda, sırtı yüklü ve eyer


Çok kekremsi bir tat var, bakar satır arası
Duyguları kiminin, batan güneş yarası
Bak elayla lacivert, sarı beyaz karası
Geçim derdi nafaka, şimdi ekmek parası

Ben severken kimseye, yoktur benim zararım
Sanki küle dönmedi, aşktan yana kararım
Kimselere göstermem, satenlere sararım
Mücevherler içinde, saklar gibi saklarım


BUĞRA SAN