Bilumum küstahlık, efe çıkışı!
Pervasız Dürzi’ler nereden çıktı
Dakka ölüm, zulüm, şerdir her işi
Şu çirkef diziler nereden çıktı

Esnaflar yarışta, atarlar kazık
Yoksula, fakire, çulsuza yazık
Kalmadı heybede, tükendi azık
Vatandaşı ezmek, nereden çıktı

Kafa tutar, perdah çeker ortada!
Çok az kaldı, yem edecek oltada!
Sinsi sinsi eritecek potada!
Bu kadar namussuz nereden çıktı

Vatanın sahibi pusmuş köşede
Fink atarız otobanda, şosede!
Tat kalmadı ne işvede, neşede
Huzuru bozmak da nereden çıktı

Orman kanunları gün gün revaçta
Hak, hukuk, adalet arama; taçta
Memleket atisi, umut; muhtaçta
Acize biat da nereden çıktı

Parsel parsel yutuluyor topraklar
Bu gidişi, bizim tazı, kurt paklar!
Gide gide kararıyor, tüm aklar
Renkleri yok etmek nereden çıktı

Daha dur! Daha dur! Bu iyi günler
Mumla aranacak, yaşanmış dünler
Genetik bozuldu, tutmuyor genler
Bu sürgün, bu şıvgın nereden çıktı

Çantada keklikmiş, bak hele şuna
Sakın gelmeyesin puştun tuşuna
Kafa tutanların yurtta işi ne
Ensar sevgisi de nereden çıktı

Tut sözümü bir şey gelmeden başa
Tavşan yamaçtayken düşen telaşa
Nasıl desem sana, perişan yaşa!
Bu hale getiren nereden çıktın...

KADİR ACI, 16.08.2023, SİLİFKE /ATAYURT