14
Yorum
24
Beğeni
5,0
Puan
471
Okunma
Seni sevmek yürek işiydi
Topukların zeminle ahenkti
İster toprak ister betonda yürüsen
Anlaşılırdı bir yerlerden geçtiğin
Saçlarının sarısına mavi meç karışık
Dudakların soluk gül kurusu renginde
Nasıl bir kokuydu kullandığın
Rüzgar gibi esip insanı sarardı
Gözlerin ya, ah gözlerin çakmak çakmak
Küçük kısık bakan kalp atışı gözlerin
Sana öyle arzulanırdım ki içim titrerdi
Korkardım bakmaktan rengim atardı
Boyun boyumu aşıyordu epeyce
Giyim kuşamın semtimden geçmezdi
Gülümseyişin ince bir kırılmaydı
Öyle yumuşak ince davetkardı ki sesin
İnsan anında aşka kurulurdu saatçe
Bu günde geçse görsem gül yüzünü
Kaç dilekte kaç duada durdum bilsen
Göğsünde tek düğme açığı insanı
Kevser suyunda yıkayıp cennete salardı
Kendime kızıyordum ve utanıyordum
Korkumu yenip sana sokulamamaktan
Sağlık sokağın köşesinde sağlığım bozuldu
Seni beklemekten hep işe geç kaldım
Gülümseyişinde halimden anladığını anlardım
İçime su serpilirdi farkındalığımın
Dudakların oynadıkça yıldız dökülürdü
Parlayan dişlerinin arasında aka aka
Yol olurdu yol boyunca
Seninle bir bardak çay içmek
Bir bahçede beş dakka bakışmak
Konuşmadan seyredebilmek
Ömre bir ömür daha katardı
Ne çok zaman oldu görmeyeli
Zaman sana ne kadar cömert
Aynı duruyorsun dip diri
Hayıflandım desem yadırgama
İçinden neler geçiyor şu anda
Benim kadar hayıflanırmısın acaba
Cennet bahçelerinden bir tutam
Zemzem suyundan bir yudum
Gasp edildiğine yankılar dün
Yine gülümseyip geçtin ya,,,
Coşkûnî
5.0
100% (17)