8
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
613
Okunma

2004 yılında vefat eden babamın ardından kaleme almıştım.
Tüm okurlara saygı sevgi ve muhabbetle sunulur.
Şimdiden gönül dolusu teşekkürler.
İhtiyar olmadan geçtin de gittin
Esrarı sırattan, ürktün mü baba
Ansızın bihaber, uçtun da gittin
Bilelim bizlerden bıktın mı baba
Sohbette; mizahı, çeşni ederdin
Bin bir düğümleri elsiz çözerdin
İlçe de göğsünü, gerer gezerdin
Dostlara kırılıp küstün mü baba
Bilirsin anacım, önceden göçtü
Yerle yeksan oldu evimiz çöktü
Can olan dostların birçoğu uçtu
İzahın üstüne, sustun mu baba
Anamın sonrası mutlu olmadın
Yeni refikanda huzur bulmadın
İyiyim, dedin de içten gülmedin
Eşinin yanına, koştun mu baba
Dağ gibi; başımız, bükülür oldu
Gözlerden inciler, dökülür oldu
Kerpetenle sözler sökülür oldu
Varsa engelleri, yıktın mı? baba
Geçmişi; hasretle, hayal ederiz
Akıp yiten hayata, dalıp gideriz
Şu gamlı gözlerden, seni sileriz
Islanan mendili, sıktın mı baba
Bayramı seyranı, kederli bildik
Her şeyi geriden, izleyen olduk
Bir olup başına, gör diye geldik
Söyle gözlerini örttün mü baba
Her daim sohbete, katarız sizi
Sizden olan anılar lezzeti tuzu
Anamın gülmeyen hareli gözü
Sen de ona eşlik ettin mi baba
Anam her fırsatta, seni anardı
İsminle konuşur, içten yanardı
Sevginle bizleri, kalben sınardı
Desene bunları, tattın mı baba ..
H.C.ÖRS, Ankara - 11/2009 (Arşiv - 08)
5.0
100% (10)