Dostu şehrin girişinde karşılar,
Güler yüzle, tatlı dille Kadirli.
Görülmeye değer bizde çarşılar,
Her yöre güzeldir ille Kadirli.

Kavgaya şiddete duymaz ihtiyaç
Çok şükür kimseye değildir muhtaç,
Gelen her misafir başımızda taç,
Ağırlar kaymakla balla Kadirli.

Tarihi çok derinlere uzanır,
Barışa sevgiye aşka òzenir.
Kazanırsa helalinden kazanır,
İşi olmaz haram malla Kadirli.

Aybüke’si, Aybala’sı Ayla’sı,
Eksik olmaz güzelinin böylesi,
Hele Düldül Dağı, Zorkun yaylası
Dostunu karşılar gülle Kadirli.

Bedeli ağırdır bu hürriyetin,
Yiğidi tükenmez bu memleketin.
Dostuna dost amma, düşmana çetin,
Hainlere vurur sille Kadirli.

Kozan’la Kadirli gardaştır gardaş,
Anlamaz bu sırrı cahil karabaş.
İki ayrı beden ve lâkin bir baş,
Sevgiyle buğuzu solla Kadirli.

Baştan başa şu Kadirli bir gurur,
Şiirle bozlakla harman savurur.
Ustam Dertli Polat orada durur,
Kozan’a bir selam yolla Kadirli.

Karaçay’ın şelalesi bir başka,
Nergiz, çiğdem, gül lalesi bir başka.
Delağra’sı meşalesi bir başka,
Muhabbeti hasbihalle Kadirli.

Şanlı bir tarihe sahip mazisi,
Tescillenmiş turptur tüm arazisi.
Eksik olmaz şehidi ve gazisi,
Hem derviş, hem alim molla Kadirli.

Abdül Vahap, Halil Karabulut’lar.
Geçmiş ozanları anarak kutlar,
Ozanlara ilgi duyan umutlar
Aşık Feymani’yi belle Kadirli.

Aktuğ Sofuoğlu pehlivanı var,
Adil Özkale’miz bizde payidar.
Daha ne cevherler var efendim var,
Öne düşenleri kolla Kadirli.

Maksutoluğu’nda Katran ormanı,
Gidip yayla yapan bulur dermanı.
Tarımda ürün bol, hasat harmanı,
Gürleşir meyveli dalla Kadirli.

Bir bak boz bulanık Savrun seline,
Dört mevsim ılıman seher yeline.
Aslansofu aldı sazı eline,
Derdin döker altı telle Kadirli.