Ah be dünya senin neyini sevem
Geldim gidiyorum el oldun bana
Altın yükü değil şu topal devem
Çok çalıştım ama pul oldun bana

Hayaller umudum, dertlerim aşım
Yol yarıyı geçti tükenir yaşım
Pamuk tarlasına dönüyor başım
Başımda dökülen kıl oldun bana

Sardı etrafımı, kalınca surlar
Kuruyup gidiyor gözde pınarlar
İçime yağarda yağmurlar, karlar
Hayırsız, vefasız kul oldun bana

İçimi yakarken kor gibi közler
Elbetde felege isyan bu sözler
Kapanıp giderken buğulu gözler
Kuruyup yandığım çöl oldun bana

Bu yılların izi kaldı döşüme
Mutluluk girmiyor hayal düşüme
Ağustos ayında gelir üşüme
Transit geçtiğim yol oldun bana

Necati ecelin kalkmış atağa
Hatırım sormadan attı yatağa
Çok sevdiğim girdi kara toprağa
Günlerce döktüğüm sel oldun bana


Necati KEÇELİ
İZMİR