sıralı okumanız önerilir

-12-
aaaaahhhhhh aahh!
şimdi kırk yıl geride olmak var
anasına satayım,
ne emekli olma kaygısı
ne kıdem tazminatı,
ne zabıta
ne polis
ne maliye
ne kooperatif, ne elektrik ne su
ne ay sonu korkusu
ne vadesi gelmiş borçlar,
ne tahsil edilememiş alacaklar
ne alacakla borç ödeme telaşı
ne onun-bunun sayesinde
ya da bir dalgaya düşüp de;
olmadık birilerine kanıp
üye olduğumuz
yıllarca aidat ödediğimiz
ara taksitlerde ceza yediğimiz
çoluk-çocuğun nafakasından çalıp
yemeyip, ödediğimiz
ortada hiçbir şey yokken
kaçan
Antalyadaki müteahhit,
üçkağıtçı başkan
suçsuz yere kaybedilen dava
sonraki müteahhide ödenen
onca para,
onca dönen dolaplar
çoluk-çocuğun nafakası böyle mi çıkar
ne kadar vicdansızmış insanlar
nasıl bir insan insanlarını umudunu çalar
çoluk-çocuğuna harcar
.
yetmez! her şeye razı olup da
bu yaştan sonra Antalya’da ne işimiz varsa
daha önce hiç görmediğimiz bilmediğimiz
tanımadığımız insanlarla
taşındığımız sitede
bilmediğimiz tasvip etmediğimiz
hal ve hareket, değişik kültürde
bize uygun olmayan komşular,
ayrı dünyalardaki
hele de hele güya köylü diye
evlendiğim ikinci karım,
gez-toz-harca-süslen
yollarımız ayrı evlatlarım
gözümde tüten
torunlarım..
eski dostlarım
.