Gün geldi ağladığım günlere ağladım. hz. ebubekir
Mustafa Çoban
Mustafa Çoban

İrfan

Yorum

İrfan

( 5 kişi )

4

Yorum

9

Beğeni

5,0

Puan

447

Okunma

İrfan

İrfan

(İRFAN)

İrfan: bir şeyi iç yüzü ve dış yüzüyle tanımak..

Örneğin :
Allah’ı tanımak
Kur’an’ı tanımak
İslam’ı tanımak
Hayatı tanımak
Yaratılışı ve mahlukatı tanımak gibi

Aşağıdaki yazı irfan konusunda ışık tutacaktır

ALLAH’A ARİF OLMAK
HAKKA KARŞI
İRFAN SAHİBİ OLMAK

.Bimillah Yüce Allah’ın tüm lütuflarına ihsanlarına bismillah. Hayata güne güneşe bismillah

İnsan ilahi irfana ulaşmalıdır
İlahi irfan olmadan olmaz bunun için amellerin hakikatine ulaşmak lazım

Haşır neşir hesap ve ahiret gününün hakikatine ulaşmak lazım

Şimdi bir iki küçük örnekler: verelim

Farz vacip sünnet müstehap yani ef’ali mükellefin dediğimiz �slam adapları nedir

Farz: Yüce Allah’ın emri veya yasağı olan şeye riayet etmenin ilahi yasalara göre mecburi kılınışı

Yani bir insan farzı yerine getirdiği zaman Allah’ın emrini yerine getirmiş olur.

Ya da Yüce Allah’ın bir yasağını çiğnemekten sakınmış olur
farz olan bunlardır

Ancak yüce Allah
Kullarını sadece Emre itaatini değil

Zatına uluhiyetine ve emirlerine kulun edebini de görmek istemektedir

Bir insan abdest alırken veya gusle derken bir defa yıkanırsa Allah’ın emrini yerine getirmiş olur.

Gusül etmiş sayılır abdest almış sayılır..

Diğer sünnetlerin müstehaplarının ya da vaciplerin hiçbiri olmasa bile bunu yapmış sayılır.

Ancak yüce Allah mümin kulunun zatına karşı sade itaatini değil edebini de görmek istiyor

Ve diyor ki bir kere yıkanmanız farzdır ancak yıkanma işini resulümün yaptığı gibi yap...

(Etıyulllâhe ve etıyurrasûl) bana itaat edin resulüme de itaat edip onun sünnetine uyun
Demek tedir

Allah’ın emrini yerine getirmek Allah’a itaattir

Resulullah’ın sünnetine uymak Allah’a karşı edeptir

Çünkü yüce Allah
sadece yıkanın demiş
sayısını belirtmemiş
2+3 kere yıkayın diye bir sözü yoktur allah-u Teala’nın
Bu teferruatı Mümine Resulü uyuduğu zaman öğretecektir.
Yüce Allah ana kuralı öğretir bırakır detaylar peygamberin görevi. Ona uyan Allah’a Edeb etmiş olur

Bu cümlelerle ilahi emirlerin hakikatini anlamış olduk

Gelin bir de mahşerin hakikatini anlayarak mevzumuzu bağlayalım

Kıyamet günü bir insan hesaba çekilir

Yüce Allah önce kendi hukuku ile ilgili hususları kulunun: önüne koyar

Der ki:
ben sana direkt olarak şu şu şu emirlerde bulunmuştum ve yasaklarda bulunmuştum

Emir ve yasaklarımdan şunları şunları yerine getirdin
şunları şunları da getirmedin.

Kula:
İyilik tarafına
kötülük tarafına bak kulum

iyilik tarafın ağır bastığı takdirde cennete gireceksin kötülük tarafın ağır bastığı takdirde cehenneme gireceksin ve belli bir ceza alacaksın

Sonra meleklere der ki
Yani memurlarına mahşer günü görevli memurlarına der ki kuluma resulüme itaatini hatırlatın

Resul’e itaat edib emrime riayet ederek bana karşı edep göstermiş midir göstermemiş midir kendisine söyleyin.

Melekler bakarlar
Kula derler ki
Sen tabi olduğun peygamberin sünnetlerinin dışında yaşadın.

Bu nedenle de hakk’a karşı edeplerin eksik tir.

Bu ayıbını silecek bazı iyiliklerin var onları la şu kadarını sildik

şu kadarı senin ceza çekmen için kalmış durumdadır

Ya da bazı konulara aferin sen tabi olduğun resule tam uyum yaptın
Allah ve resulüne karşı edepte kusur etmedjn denir.

Kul bununla cennete girer.
Yani
Yeni Bir hayat başlar
yeni bir dönem başlar

Bu dönemin kuralları kendine özel farklı kurarllar dır

Kullar bugünden sonra
gerek Cennet
gerekse cehennem hayatı olsun

Yeni bir döneme ikinci bir hayata başlar

şüphesiz bu ikinci hayatın dahi hükümleri ve getirileri götürüleri olacaktır.

Biz konumuza dönerek;
Örneğin yasaklara bakalım: incelemeye devam edelim.

Allahu Teala insan vücuduna çok yüksek bir teknik uygulamıştır.
İnsan vücudu yüksek mucizelerle dolu bir vücuttur Allah’ı gösterir
İnsanın vücudunun neresine baksanız Allah’ı bağıra bağıra haber verir ve işaret eder

Keza diğer varlıklarda öyledir

Ancak allahü Teala kulunun zatına karşı edebini görmek için: bedene kulun hakim olamayacağı bazı usul ve üsluplar da koymuştur....

Kul bunlara edebe uygun yaklaşmak suretiyle Allah’a karşı edepini gösterecektir

Yüce Allah da zatına karşı: kulunun üzerin de edep görecektir

Örneğin
bir kulun tuvalet ihtiyaçları gibi şeyler onun yaşamının devam edebilmesi için en lüzumlu şeylerdir

Kur bunları yaptı diye
edepsiz olmaz
Günahkar da olmaz

Örneğin
Cinselliği yaşamak
Dışkı ve atık maddeleri çıkarıp kendine yaramayanlardan kurtulmak gibi.

Bunların hiçbirisi terbiyesizlik değildir edepsizlik değildir seviyesizlik de değildir

Ama bütün bunları Yüce Allah birkaç teknik şekile uyumlu yaratmıştır

Ayrıca bir Emir de vermiştir
Ey kulum bütün şehvetlerini uygula tat ve yaşa.. ama benim yasak çizgilerimi çiğnemeden yap bunu.
Hayatı tadını çıkar diye yarattım çıkar.

Ama hatırımı da gözet saygımı gözet beni ilah yerine koy.

yani zina etme:
nikah yoluyla tüm şehvetlerini kullanabilirsin

Bu sebeple
Cinsellik yaşadın diye sana azap etmem seni cezalandırmam seni edepsiz de saymam gözümde düşük seviyesiz olmazsın.

Ama şehvetlerini yasak yoldan emrime ters yoldan kullanırsan seni cezalandırırım. Çünkü bu bana bir itaatsizliktir. Zira bu konuda sana açık emrim var: ZİNA ETME

ZİNA ASLINDA KARŞI CİNSE HİLE YOLUYLA YAKLAŞMAK VE ONU SÛİ İSTİMAL ETMEK DEMEKTİR

ALLAH CC. HALKININ SUİSTİMAL EDİLMESİNE RAZI DEĞİL.

ALLAH’IN KULLARINDAN BİRİYLE CİNSELLİK YAŞADIĞINIZSA O ZAMAN HAYATINIZIN BİRÇOK ŞEYLERİNİ DE ONUNLA PAYLAŞMAK ZORUNDASINIZ

MESELA ONDAN DOĞURMASINA SEBEP OLDUNUZ ÇOCUĞU BERABER BÜYÜTMEK ZORUNDASINIZ

BU ALLAH’IN KILDIĞI BİR MECBURİYETTİR

KUL nikah yoluyla cinselliğini yaşadığı zaman hayatının en makbul ibadetini yapmış olur

Çünkü Allah’ın hem farz olarak hem edep olarak tüm emirlerine riayet etmiştir

Allah resulü bunu hadisinde şöyle söyler
(((kişinin en makbul ibadeti eşiyle sevişmesidir.)

Oysa çoğu cahil insanlar bunu bir düşüklük bir seviyesizlik edep dışı utanılması gereken çirkin bir suç işliyorum zannederler

hayır siz hayatınızın en makbul ibadetini yapıyorsunuz.

O HAREKETLERİNİZ ALLAH’A İTAAT EDEN VE SECDE EDEN YENİ KULLARIN DÜNYAYA GELMESİNE AÇILAN BİR KAPIDIR NASIL İBADET OLMAZ

Çünkü Allah’ın emrilerini çiğnemeden Allah’ın bedeninize verdiği şehvet özelliğini kullanıyorsunuz

ama Allah’a bu konuda asla saygısızlık etmiyorsunuz
Bu kesinlikle bir ibadettir

İnsan bedenindeki gazı sessiz ve edeplice de çıkarabilir ama bağırtarak gürültüyle de çıkarabilir
BAĞIRSAK
KAPISINA ALLAH BU ÖZELLİĞİ KULDA EDEP GÖRMEK İÇİN ÖZELLİKLE YERLEŞTİRMİŞTİR

Allah da kitabında
edebi terbiyeyi insanın şahsını küçük düşürecek davranışlardan uzak durmak olarak isimlendirilmiş ve emretmiştir

DOLDURMAK VE Boşaltmak ihtiyaçtır bu asla suç değildir kusur değildir ayıp da değildir

Ancak diğer insanları
Allah’ın diğer kullarına rahatsız edecek şekilde ve onlara karşı saygısızlık ifade edecek şekilde tüm ihtiyaçlarını görmesi cinsellik de dahil edepsizliktir.

Hem Allah’a hem halkına karşı yani hem hakk’a hem halkına karşı saygısızlık tır.

Bu nedenle Allahu Teala’nın bedene yerleştirdiği bizim için imtihan aracı olan bazı teknik sıkıştırmaları insan fark etmeli ve onu doğru kullanmalıdır.

Mesela ağıza iki türlü teknik uygulamış yüce Allah.. İnsan bunu görmeli ve fark etmelidir Belki daha fazlasını fark etmelidir.

Düşük ses tonu yüksek ses tonu olmak üzere oktav dereceleri koymuştur..

Gözde yakını da görmek uzağı da görmek gibi iki teknik yaklaşım vardır

Düşük ses :daha çok edep ifade etmekte
yüksek test tonu ise hayasızlığı ifşa etmektedir

Mecburi ihtiyaç duyulan noktalar hariç:
Yüksek ses tonunu
lüzumu olmadan kullanmak gereksiz kullanımlar ve halkı rahatsız etmeler edep dışı sayılmaktadır

Bu yüzden Lokman suresinde insanlarla konuşurken sesini yükseltme zira çirkinlik bakımından en çirkin ses eşeklerin sesidir :
diye Allahu Teala bağırarak konuşan yüksek oktav dan hareket eden kullarını edeplendirmek için uyarıda bulunmuştur.. eşeklik yapmayın demiştir ama bunu çok nazik bir şekilde söylemiş tir.

Değerli kardeşlerim
sizler de insan vücudundaki uygulamaları teknik incelikleri incelemek suretiyle :

Allah’a karşı nereden nasıl edep gösterebileceğinizi tespit edebilirsiniz .
Buyurun meydan sizindir

Bir de günümüzdeki birçok hocaların Allahü teala’ya karşı irfanlarının düşüklüğünü görmek insanı üzüyor

Örneğin bir hocanın vaaz da (((mahşer günü Allah soracak))) demesi.. :

Bu cidden Allah’a karşı çok yüksek bir irfansızlıktır. Mübarek 20 30 yıl imamlık yaptın görev yaptın müezzinlik yaptın İnsan rabbine karşı Bize biraz İrfan sahibi olur

Tahlil;
Sormak bir bilgi eksikliğini tamamlamak için uygulanan bir ameliyedir
Allah’ı bundan tenzih ederiz

Allah sormaz Allah hesaba çeker gel bakalım kulum sana bir hayat verdim şu şekilde yaşadın

Bu yaşantın da bana karşı şu saygısızlıklar var

şu şekilde de itaate edepler var itaat ve edeplerinizin sana teşekkür ederim ama

saygısızlık ve edepsizliklerini cezalandırmam gerekir

aksi halde uluhiyetim hürmet görmemiş olur
İlahlığımın saygısı düşer. Bu da Halk içinde kaos çıkmasına yol açar Ben buna izin vermem..

Ben bu uyarıyı sana dünyada da kitap göndererek Resul göndererek sana ulaştırmıştım biliyorsun

Kul burada sessiz edep içinde rabbinin hükmünü dinler hakkında verilen kararı alır ve hak ettiği hayata gider

Hadise bundan ibaret tir
Yok işte ey kulum
namaz kıldın mı oruç tuttun mu söyle bakalım
Rakı mı içtin yoksa şarap mıydı adam mı öldürdün yoksa dövdün müydü söyle bakayım

Esasen ateistler islamı değil bağnaz ve kısır basiret sahibi zavallı kişilerin din anlatımını reddetmektedir

Çünkü bu tarz avamca anlatımlar ilim ve bilimle çatışmakta uluhiyetin şahsiyetiyle uyumsuz ve seviyesi düşmektedir.
Ateistler de genellikle eğitim görmüş kimselerden çıkmaktadır

Akla ilmi ve bilime ters düşen iddiaları reddetmek onların aklını da sıhhatinden ileri gelmektedir

B bu sözümüz bütün ateşlerin sıhhatli akıl sahibi olduğunu göstermez tabii ki çoğu da saçmalamaktadır

Cahil ilamların
Bu tür sözleri avamca sözlerdir
Allah’a karşı irfansızlığı gösterir

Yüce Allah bu tür sorulardan münezzehtir böyle sorulara muhtaç olmaktan da münezzehtir o sameddir.

SON SÖZ
Yüce Allah sormaz hesaba çeker.

Allah’ı: sormak üzülmek ve sevinmek gibi beşeri sıfatlardan tenzih ederiz

Yüce Allah’ın böyle bir şeye asla ve kat’a ihtiyacı yoktur
Allah samettir yani ihtiyaçtan münezzehtir

Not

Hesaba çekmek sormak değildir

Mahşerin dehşeti ile ölüm ve berzahın dehşetiyle kendini ve hayatını unutmuş olan insana dünyadaki yaşadığı hayatın tekrar hatırlatılmasıdır

Bunlar Allah’ın sorması değil kulunun gözünün önüne yaşadığı hayatı koymasıdır bunu iyi idrak edelim anlayalım

Uluhiyet makamı ve Allah ile ilgili sözlerimize dikkat etmeli kelimeleri seçmeliyiz . Çünkü cahilce konuşmalar diğer insanların bunu Ya inkar etmelerine ya da tasdik etmelerine sebep olacak tır
İnsan saçma bir kelimesiyle vebal altına girmemelidir
Faydalı oldumsa ne mutlu Allah’ın selamı rahmeti bereketi üzerinize olsun
Allah’a emanet olun
Fîemanillah.
.
Mustafa çoban..

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (5)

5.0

100% (5)

İrfan Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz İrfan şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İrfan şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Nurettin GÜLBEY
Nurettin GÜLBEY, @nurettingulbey
17.1.2023 13:29:27
5 puan verdi
Tebrikler Saygıdeğer Üstadım...Anlamlı ve güzel bir şiir,kutlarım...Selam ve saygılarımla...
Mustafa Çoban
Mustafa Çoban, @mustafacoban1
17.1.2023 10:58:23
5 puan verdi
BU NEFİS DENEMEYİ OKUDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM SELAMLAR
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL