//
.
.
.

çok
değil
az sonra
karıncalaşır,
kırıntılaşır hatta
kıvrımlaşır zaman
aklımın sen döşeğinde..
akar yine gecenin makyajı,
akar o bilindik kaldırımlardan
sobelenir yine yokluğun fıtratıma
gölgelenirken ay bulutun gamzesine


ve
sen
evett..
bendeki
sek olan sen,
tek olan sevgilim
karıştır haydi karıştır
heybemdeki tozu, bulutu
göreceksin ah nasılda değecek
eline şiirlerimin tutuksuz yalnızlığı
nasılda batacak kurağımın tuzu, çapağı


kıs,
kıs sen
kıs iyisi mi
gecenin altını
belli uzun olacak
şafağa değecek gece
ve vuslatın en şahanesi,
gözyaşlarımın en bahanesi
demlenecek yeniden hece,hece
ve sen arkadaş hatta dost bildiğim
yol, yoldaş, sır, sırdaş bildiğim yalnızlık


ben..
ben ki,
etlerimle,
tırnaklarımla
sökerken şafakları
tam da içtima ederken
akşamdan kalma yıldızları
sen. evet sen ya, sen diyorum
daha kaç, kaç kez eşlik edeceksin
doğum sancılarına günün ve güneşin,
yazgılarına âlâ cennet-i cehennemliğimin...

.
.
.
//


ilhanaşıcıkasımikibinyirmiiki