Böyle bir sevdaya düşmüş gönülün
Ne gecesi belli ne günü belli
Eylemiş kendini maşukuna kul
Ne gecesi belli ne günü belli

Güle dokundumu vereni arar
Gül yetersiz gelir dikeni sarar
Hiç bir tatlı söze kılamaz karar
Ne hecesi belli ne konu belli

Gecenin bey vakti kalkar yerinden
Yüzeyde kalmayıp dalar derinden
Haz duyar çöllerin yol kederinden
Ne gezmesi belli ne yönü belli

Ha altın ha demir aynıdır ona
Bilmez ki kendini desin hep bana
Deseler bin güzel verelim sana
Ne ecesi belli ne tonu belli

Kayan yıldızları saymaktan bıkmaz
Bir nebze mehtaba meyl edip bakmaz
Maşukundan başka kimseden korkmaz
Ne öncesi belli ne sonu belli

Doyuramaz onu asla bir beşer
Arayip bulmaktan umudu keser
Derken “Seb-i Arûs”olur müesser
Ne/ticesi belli ne ölü belli

Mustafaoglu ilyas

-------------

Dost kalemlerden inciler

Pişmanlığı yaşar,ne haldir ne mod,
Düzeni bozulmuş, ayarsızdır kod,
Yangının sönmüyor,alev alev od,
Ne bacası belli, ne duman belli...

Nurettin GÜLBEY

--------
Gece gündüz gündüz gece belirsiz
Bilmeyene bir bilmece belirsiz
Cümlede kelime hece belirsiz
Ne vücudu belli, ne teni belli..

Murat Kahraman Murâdî