Öyle bakıyorum da!
Kaçıncı gidişler bu gölgelerden
Sağanak yalnızlıklar rıhtımı
Biri kaşıyla oynuyor rimeli
Biri geceye kanatıyor rujunu
Aşk tariflerinin üstüne basarak
Sevdayı incitiyor biri/
Şapşal adımlarla…


Sen olmasan diyorum;
Hani çağanoz dipli dünyanın
Kuytularında yılan gözlerin
Ucube bir serkeşliğin
Dilinde mi uyanacak
Bu ten…


Sağlı sollu gidişlerin
Daha yastıklara düşmeden
Sıcaklığın/
Ellerimde soldu ellerin
Geceyi kanatan bu ses tonun
Can öbeklerime düşüyor
Dertli başın…


Kaç kez demiştim oysa
Ben gidersem bu düzlemden
Olmamış üzümlerin hamında
Ve dikene batmış gül hatmiler
Daha bir çaresiz
Daha bir öksüz
Ben olmasan eğer
Bir kahvaltı tabağında
Eksik iki zeytin bir peynir
Yarım kalmış yanlarına
Bir falso…


Şimdi!
Kuş saraylarına uçuşum
Yalnızlık ülkesinin perisi
Geceyi yak
Geceyi kanat

Yürek sevmelerine inat…