Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
ö.ç.m
ö.ç.m

" ö.ç.m " den Çocukluğum

Yorum

" ö.ç.m " den Çocukluğum

4

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1923

Okunma

" ö.ç.m " den Çocukluğum


İstemiyorum marka ayakkabılar,kameralı cep telefonları
Bana lastik ayakkabılarımı getirin.bir de çember
Sokaklarda süreyim güle oynaya
Şimdi nerede eşeğinin sırtında leblebi,iğde,keçiboynuzu satan ihtiyar
Her türlü imkânımız var; ama şükür kalmamış,koskoca dünya insanlara dar
Bayramdan bayrama yeni bir çift çorap görürdük
Zenginler biftek yerken,biz kemiklerin iliğini sömürdük
Elbiselerimiz,çoraplarımız hep yamalıydı
Fakat tertemizdi,orjinal Türk malıydı
Annelerimiz leğende ova ova yıkarlardı onları
Konfeksiyon çıktı,geldi yamaların sonları
Hani ’Allı da güllü bu macun! ’ diyen macuncu
Ne de meşhurdu Hacı Şakir adlı sabuncu
Hazır bez yoktu,toprak koyarlardı bebeklerin altına
Zabıtalar çıkardı gecekonducuların bahtına
Televizyonsuz,bilgisayarsız günlerimiz ne de güzeldi
Teknoloji dediler,bekledik; ne ekonomi ne de insanlık düzeldi
Komşuluk,ev sohbetleri vardı,insanlık vardı
Açık hava sinemasında Cüneyt Arkın düşmanları kovardı
Hani ayda bir mahallede ayı oynatan çingene
Babamızın parmakları kulağımızda olurdu bir mengene
Gece yarılarına kadar saklanbaç oynardık
Milleti rahatsız etmek için tornetlerle kayardık
Hani çelik çomak,dalya oynadığımız sokak dostlarımız
Şimdi kendimizden daha değerli oldu postlarımız
Hani misket arkadaşlarım? Çağırmıyorlar artık beni
Hani çamurda çivi oyunu oynadığımız sokaktaşlarım
Hani bahçesinden meyvelerini kopardığımız Mithat Amca
Kovalamıyor artık bizi rüyalarımda bile
Öğretmenler tek ayak üzerinde durma cezası vermiyor
Nasıl bir dünya oldu,kimse birbirini sevmiyor
Yakılmış anızların arasından topladığımız buğdaylar
Ne de lezzetli gelirdi
Şimdi o buğday tarlalarının yerinde
Koca koca binalar belirdi
Oğlum bilgisayarın başından hiç kalkmıyor
Spider-Man oyuncaklarından başkasına bakmıyor
İtirazım var,çocukluğumu geri istiyorum
Soğuktan ayaklarımın morardığı günleri özlüyorum
Öğretmenlerimiz bir yandan,babalarımız bir yandan
Bizleri ne de güzel döverlerdi
Annelerimiz sık sık bize:
’Boyu devrilesiceler’ derlerdi
Beni kızdıran komşuların çatılarını taşlamak
En büyük hobimdi
Canımı sıkan tek şey
Delik olan cebimdi.
Adnan ÜNAL " ö.ç.m "

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 
" ö.ç.m " den çocukluğum Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz " ö.ç.m " den çocukluğum şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
" ö.ç.m " den Çocukluğum şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Etkili Yorum
Recep Akıl
Recep Akıl, @recepakil
10.3.2009 10:34:10
Sizin Mithat amcanızın bizdeki adı Muhtar Celâl amcaydı(Allah rahmet eylesin) hocam.Şiirinizi okurken ben de kendi haylaz çocukluğuma dönüverdim bir anda.Gün yetmezdi, bizim sizin de saydığınız oyunlarımıza.Hele tatillerde evlerin yolunu unutur,gece yarılarına kadar aç bi ilaç koşturur dururduk. Evlere gitmeye korkardık yemek için, bırakmazlarsa o günkü oyunlarımız yarım kalacak diye.Düşünüyorum da nereden bulurduk onca enerjiyi bilmem ki? Şimdi evden çarşıya olan bir kilometrelik mesafeyi yürümeye üşeniyorum.
Mahallenin bütün meyva ağaçları bizimdi.Yetmezse tarlaların sınır boylarına ekilmiş olan erik,armut,dut ağaçları ne güne duruyordu açlığımızı yatıştırmak için.Bir de mahallenin çocuklarının en büyük belalısı Beşir Abimiz vardı(O da göçtü bu yalan dünyadan Allah rahmet eylesin.) Dayağını yemediğimiz günü hatırlamıyorum.Nereye kaçarsak kaçalım fark etmez bulur çıkarır pataklardı.Bir keresinde beni evdeki sedirin altında bulup bahçeye çıkartmış elindeki incecik kırbaç gibi kızılcık sopasını bacaklarıma öyle bir sardırmıştı da annemin içi gitmesine rağmen tek kelime edememişti rahmetliye. Nası etsin? Halâ duyarım acısını o kızılcık sopasının. :) Ama hak ederdik biz o dayakları.Yaramazdık, rahat durmazdık. Bunun da ödülü dayak olurdutabi ki.Ama ne olursa olsun sizin de bu güzel şiirinizde dediğiniz gibi mutluyduk biz çocukluğumuzda.Şimdiki çocuklara çok acıyorum ben her şeyleri varama ne kaar fakirler!.. Çeşit çeşit oyuncaklar,bir sürü teknolojik şeyler... Ama sokaklarda yalın ayak bir demir çemberin peşinde koşmanın o güzelim hazzını bilmiyorlar,ne yazık ki.Yorulup nefes nefese mahalle çeşmesinin kurnasına ağzlarını dayayıp kana kana su içmenin o muhteşem tadını...
Ah be hocam ne güzeldi bizim çocukluğumuz.Ve sanki daha bir şirindi sanki dünya...Daha bir içtendi insanları o günlerin,daha az yapmacık... Daha mı fedakardı analar babalar ne? Çünkü kıt olandan ayırıp veriyorlardı.Peki biz?
Sizin bu güzel şiiriniz beni de çocukluğumun o güzel günlerine götürdü.Ve ben ağlayarak okudum şiirinizi.Kim bilir belki de çocukluğumun masum yaramazlıklarınadır döktüğüm göz yaşı.Selâm ve sevgiyle.
SEMRAİNAOĞLU
SEMRAİNAOĞLU, @semrainaoglu
27.8.2008 10:32:33
kendi çocukluğuma döndüm harika sınız
ahmet idrisoğlu
ahmet idrisoğlu, @ahmetidrisoglu
27.8.2008 00:27:15



Kutluyorum, saygıyla.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL