27
Yorum
45
Beğeni
5,0
Puan
958
Okunma

Kaç seven ağlıyor, kaç seven üzgün
Yorgun gecelerin, tanığıyım ben
Hasretle örülmüş, senin de yazgın
Böyle bir sevdanın, sanığıyım ben
Terk edilen günün, tam ertesin de
Mechul bir geminin, güvertesinde
Karanlığı yırtan, isyan sesin de
Sessiz çığlıkların, konuğuyum ben
Hep böyle değil mi, ebet ve ezel
Sevda yarası da, insana özel
Bazen uzun hava, bazen de gazel
Türkülerin bile, yanığıyım ben
Mutluluk değil mi, sevmekte gaye
Meclup olmuş deyi, almışım paye
Gelecek yar diye, yaptım kinaye
Atakların bile, paniğiyim ben
Uzun gecelerin, dert yumağısın
Sırtım yasladığım, gönül dağısın
Bir gün saramayan, yara bağısın
Hüzün diyarının, konağıyım ben
Yüksekçe kayaya, çıktım oturdum
Derdim heceler de, dile getirdim
Ne hale geldim bak, aklım yitirdim
Bir kara sevdanın, bunağıyım ben
Öldürmez mi figan, şeyda bülbülü
Seven ördek, terk eder mi, hiç gölü
Lüzumsuz bıraktım, bir demet gülü
Sevgi ve çiçeğin, sunağıyım ben
Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ
ETEK YAZILARI
BUNAK : Hatırlama yetisini kaybeden, düşünemeyen
SUNAK : İnancı gereği, ölen sevdiklerine,Para ve değerli şeyşer bırakılan, mezarı yakınındaki oyuk bir taş.
FİGAN: Feryat, haykırış, haykırma
5.0
100% (40)