İçimizde bir yerler vardı, hep öldü. Kimsenin nefesi diriltemez gayrı İkiyüzlü çıktı cahıl kaldı hepsi Tanrı devlet millet insanlık da öldü
Boşuna sayma hiç harf sayı skor ne Beden öldü zihin öldü çocuk öldü Umut ve kahır tek gemide taşınmaz Umman öldü dalga öldü sahil öldü
Yıldızlar aydınlatamıyor evreni Su rüzgar ağaç dal yaprak toprak öldü Dünya dünya dedikleri bir cehennem Ayak öldü kafa öldü bayrak öldü İçimizde bir yerler vardı, hep öldü.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Mana kulvarında dolgun bir şiir bence Mesela size rağmen dinsiz ve tanrıtanımaz içerikte bulmadım Bende Sekülerizm eleştirisi hüviyeti kazanmakta açıkça
Tanrı çok kapsamlı bir kavramdır çünkü Örneğin Nietzsche'nin "Tanrı öldü" demesi akıllı başlı bir inanç sahibini incitmez, incitmemeli de İncinen, ahlak ve adalet kavramını kişisel dindarlıktan önde görmüyor demektir Açıktır ki, dingonun ahırı değildir din! Sonsuz bir büyüklük, yücelik kimsenin keyfiyet ve mülkiyet alanında değil
Demem şu ki, ahlak ve adalet kavramını öne alan hiç kimse bu şiirde dinsizlik, Allahsızlık, kitapsızlık bulamaz Olsa dahi hatta
Bazen bir sözü söyleyen gafletle de söyleyebilir de, bir üst seviyede söz hakka da işaret edebilir
Sözün özü hocam Hakkının hakkını Hakkı'ya verirsek hak ancak incinmez
Nihayet Yüreğinize, emeğinize, kaleminize, kelamınıza bereket Saygı ve selamlarımla.
değerli üstadım ben diğer yazıya (ikinci kurtuluş savaşı) bir genişlik enginlik bahşedersin diye düşünmüştüm aslında, lakin bu da güzel oldu, feyz aldık, bilgilendik. belki de bu işi altından sen kalkarsın kalksan kalksan, okuma ve görmeyi bilgi açısından, geniş pencere açısından, malum kitaplardan sinema ve dizilere kaydı çağımız. bunun yanında kelimelerimiz ifadelerimizde gittikçe kısaldı, 28 karakterle sınırlandı gibi, diğer boyutuyla simileyler ve kısaltmalar internetin ayrılmaz bir parçası oldu, mesajlarla başlayan özet bir zihin belki de bu çağın zihinleri.
allahsızlık kitapsızlık dinsizlik konularında şahsen bir aydınlama yaşadığımı düşünüyorum kendi çerçevemden değerlendirdiğimde. bu çağın tanrısı, allahı kutsalı eski çağların tanrı ve kutsallarına pek benzemiyor ve çağrışım yapmıyor. arasıra tekno mankurtsun diyorum kendime ama... din özelinde ise en kuvvetli işlem, duadır her bakımdan, güç verir, enerji verir, ayağa kalkma fırsatı verir vb lakin tavuklar dua ediyor diye tilkiler asla vazgeçmez karnını doyurmaktan. yine dinin iyiler için olmadığını düşünüyorumi kötüleri korkutmak içindir belki de, iyi insanların filozofların düşünürlerin dine ihtiyacı yoktur. onlar kendi kitaplarını yazarlar o kitaplar ise yüzlerce yıl sonra değer kazanır. zaten öyle değil mi zamanında kıymeti biinmeyen din tarihinde anlatılan peygamberlerde sonradan destanlanmış, efsalenmiştir.
şimdi gitmek lazım elbette, araştırmak lazım anlatıların ayetlerin doğruluğunu belirlemek için ondan sonra belki yeni bir aydınlanma da olabilir, yine de uyduların halkın imkanına daha çok sunulması lazım, hacivat karagöz değil de galata kulesinden uçme denemesi yapan hazerfandı galiba, kale duvarlarının üzerine çıkıp bizi mi gözetleyecek bu melun diye sürülmüştür diye bir anekdot da okumuştum, doğru mu siz daha iyi bilirsiniz sanırım.
konu nereden nereye geldi. hiç bir tanrı, bir insanın diğer insana zarar vermesi için veya bir tanrı kulların yaratıklarım maç oynar gibi birbiriyle savaşsın diye din göndermez. bu tanrıyı küçültmek olur belki de.. bilemiyorum.. varlığınıza ve değer katan yorumunuza çok teşekkür ediyorum, eksik olmayın, özletmeyin kendinizi lütfen.. hürmetlerimle.
değerli üstadım ben diğer yazıya (ikinci kurtuluş savaşı) bir genişlik enginlik bahşedersin diye düşünmüştüm aslında, lakin bu da güzel oldu, feyz aldık, bilgilendik. belki de bu işi altından sen kalkarsın kalksan kalksan, okuma ve görmeyi bilgi açısından, geniş pencere açısından, malum kitaplardan sinema ve dizilere kaydı çağımız. bunun yanında kelimelerimiz ifadelerimizde gittikçe kısaldı, 28 karakterle sınırlandı gibi, diğer boyutuyla simileyler ve kısaltmalar internetin ayrılmaz bir parçası oldu, mesajlarla başlayan özet bir zihin belki de bu çağın zihinleri.
allahsızlık kitapsızlık dinsizlik konularında şahsen bir aydınlama yaşadığımı düşünüyorum kendi çerçevemden değerlendirdiğimde. bu çağın tanrısı, allahı kutsalı eski çağların tanrı ve kutsallarına pek benzemiyor ve çağrışım yapmıyor. arasıra tekno mankurtsun diyorum kendime ama... din özelinde ise en kuvvetli işlem, duadır her bakımdan, güç verir, enerji verir, ayağa kalkma fırsatı verir vb lakin tavuklar dua ediyor diye tilkiler asla vazgeçmez karnını doyurmaktan. yine dinin iyiler için olmadığını düşünüyorumi kötüleri korkutmak içindir belki de, iyi insanların filozofların düşünürlerin dine ihtiyacı yoktur. onlar kendi kitaplarını yazarlar o kitaplar ise yüzlerce yıl sonra değer kazanır. zaten öyle değil mi zamanında kıymeti biinmeyen din tarihinde anlatılan peygamberlerde sonradan destanlanmış, efsalenmiştir.
şimdi gitmek lazım elbette, araştırmak lazım anlatıların ayetlerin doğruluğunu belirlemek için ondan sonra belki yeni bir aydınlanma da olabilir, yine de uyduların halkın imkanına daha çok sunulması lazım, hacivat karagöz değil de galata kulesinden uçme denemesi yapan hazerfandı galiba, kale duvarlarının üzerine çıkıp bizi mi gözetleyecek bu melun diye sürülmüştür diye bir anekdot da okumuştum, doğru mu siz daha iyi bilirsiniz sanırım.
konu nereden nereye geldi. hiç bir tanrı, bir insanın diğer insana zarar vermesi için veya bir tanrı kulların yaratıklarım maç oynar gibi birbiriyle savaşsın diye din göndermez. bu tanrıyı küçültmek olur belki de.. bilemiyorum.. varlığınıza ve değer katan yorumunuza çok teşekkür ediyorum, eksik olmayın, özletmeyin kendinizi lütfen.. hürmetlerimle.
pek hayrı şerri kalmadı gibi üstadım, çok kötü bir dönem, her şeyi görüp tüm acıları hissedip çaresiz kalmak, söylesene yukardakine öttürsün boruyu da bitsin bu işkence vallah beni dinlemiyor:)) eksik olma üstadım.. saygılarımla..
pek hayrı şerri kalmadı gibi üstadım, çok kötü bir dönem, her şeyi görüp tüm acıları hissedip çaresiz kalmak, söylesene yukardakine öttürsün boruyu da bitsin bu işkence vallah beni dinlemiyor:)) eksik olma üstadım.. saygılarımla..
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.