Ateş yalın, kalp duru, berrak bir su
Ah! Şu beynimden geçen her bir soru
Gecede güzellik, sessiz ve mağrur
Düşündüm galiba, hayat yaşam bu!

Sorular peş peşe, cevap yok eksik
Alış yok, satış yok, hatlar hep kesik
Umutlar sönmüş, yarınlar silik
Düşündüm kabir’i, gidiş ölüm bu!

Dünyadan ötede, ne var yol nerde?
Kimdir, nedir? Bilmem, anahtar kimde?
Açılmaz bu kapı, çekilmiş perde!
Anladım ben gaybı, kabir ölüm bu!

Ne istek, ne meram, diller kilitli
Ne hareket, ne koşmak, taş dikili
Ne acıkmak, ne yorulmak, belliki
Yaşam son, kabir ilk, sonu ölüm bu!

Başta hece adres, posta, mektup yok!
Teller kopmuş, gelen giden ahbap yok!
Ünlesen duyulmaz, gırtlakta ses yok!
Sur var, mahşer var, vadedilen gün bu!

Kul bilir hesap var, mahkeme, sorgu!
Kurulunca mizan, zirvede korku!
Kabarır sel olur, garip bir duygu!
Anladım, gördüm, mahşer diriliş bu!

Tahsin Şahin (Kul Seyyah)