5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1028
Okunma
Ezelde yaratılmış ebedî
Her ruha kodlanan his
Mümkünü mümkünsüz sır
İnkârsız inkârsın
Hem zan’sın hem de var
Kâinatta tek mizan
En hakikî hakikat
En muhteşem yalansın
Ne, neden, nasıl ile
Muallâk her sorunun
Evet, hayır, çünkü, belki
Tarifsiz tarifi cevapsız cevapsın
Şekillendiremediğimiz şekil
Mânâlandıramadığımız mânâ
Sonuçlandıramadığımız dava
Hem maraz, hem ilaçsın
Karınca’nın cüsseden büyük yükü
Bağa’nın yarıştığı yol
Kartal’ın koruduğu Serçe
Ahu’nun parçaladığı Kaplan’sın
Çelikten kozayı delen kelebek
Bebek dudağında nakıyy gülümseme
İpek kadar zarif ve ince
Mevcudat’ta ayarsın
Dervişin dilinde hâl
Şairin parmağında sihir
Ressamın fırçasında ahenk
Ozanın gönül mızrabıyla çaldığı sazsın
Çölde bir avuç bengisu
İrem kokulu rüzgar
Suyun söndüremediği ateş
Buzun içindeki nar-ı beyza’sın
İki kirpik arası yakalanan an
Ürkekçe tutulan elde titreyiş
Tende gezinen dilde ki haz
Çift kişilik ilahî bir danssın
Kalbi besleyen taam ruhun aldığı nefes
Vazgeçilmez arayış af beklenmeyen ceza
Ben’in içindeki ben can içre Can’sın
Her gönülün gizli niyazı
Bir ömür yaşansan da doyulamayan
İlmini öğrenmeye zaman yeter mi
Ey Aziz Aşk sen ki
Üç harfle ulaşılan kâmil sanat
Tek heceyle yazılan külliyatsın