1
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
782
Okunma
NE GÜZELMİŞ…
Yaşamak ne rahatmış; derdin kederin olmayınca.
Sevmek ne tatlıymış; sevgiye karşılık bulunca.
Sevilmek ne hoşmuş; layık olduğunu anlayınca.
Muhabbet ne güzelmiş; karşıdakiyle aynı dili konuşunca.
Sevinmek ne hoş bir duyguymuş; hak ettiğini fark edince.
Sofra kurmak ne iyiymiş; tek başına olmayınca.
Çay demlemek ne güzelmiş; karşılıklı yudumlayınca.
Kahve içmek ne anlamlıymış; hatırlı olduğunu anlayınca.
Hanende yaşamak ne rahatmış; yavruların olunca.
Ziyaret etmek ne sevapmış; bağlarını koparmayınca.
Seyahat etmek ne sıhhatli imiş; iyi bir yoldaşım olunca.
Tatil yapmak ne zevkliymiş; çoluk-çocuğunla olunca.
Çocuk yetiştirmek ne sevapmış; sözünü dinleyenin olunca.
Terbiye vermek ne kolaymış; anlayanın olunca.
Derse girmek ne zevkliymiş; irfan sahibi öğretmenin olunca.
Öğrenmek ne kolaymış; can kulağıyla dinleyince.
Hayata atılmak ne heyecanlıymış; sevdiğin mesleği yapınca.
Yuva kurmak ne tatlıymış; uygun eşi bulunca.
Aynı yastığı paylaşmak ne sevindiriciymiş; birbirine samimi davranınca.
Arkadaşlık ne güzelmiş; çıkar için olmayınca.
Başarmak ne hoş bir duyguymuş; fark edenin olunca.
Marifet ne kolaymış; iltifata erişince.
Yazmak ne zevkliymiş; okuyanın olunca.
Okumak ne bulunmaz bir hazine imiş; güzel yazılar bulunca.
Mırıldanmak ne rahatlatıcıymış; sesler derinden gelince.
Gülümsemek ne sevapmış; niyetin sadaka olunca.
Selam vermek ne kazançlı imiş; karşılığını bulunca.
Yardım etmek ne hoşmuş; beklentiniz olmayınca.
Buğz etmek ne iyiymiş; düşmana karşı yapılınca.
İbadet etmek ne zevkliymiş; O’nun rızasını gözetince.
Doğru yolda yürümek ne akıllıcaymış; rehberini bulunca.
Yaşlanmak ne heyecanlıymış; ahrete inanınca.
Torun sevmek ne güzelmiş; büyük olduğun bilinince.
Gözün arkada kalmamak ne huzur vericiymiş; hayırlı evlat bırakınca.
Cennetten istifade etmek ne heyecanlıymış; hak ederek girince.
Ve… Aslolan…
Cemalini seyretmek ise en güzeliymiş; benliğinden vazgeçince.
5.0
100% (3)