Sevdalı bakışlar, her daim çok anlamlı olur.
Sevmeyi bilmeyen zalimler ise, Allah’ ından bulur
İşin kolayına kaçmadan, sevenlerin gönül vazosuna,
Rengareng yedi veren Muhammedi güller konulur.

Sevdalı bakışlar, etkiler insanı çok derinden.
Yazın temmuzunda estirir rüzgârları serinden.
Dayanılmaz olursa sevilenin yokluğu,
Sevenin visal özlemleri, oynatır dağı taşı yerinden.

Sevdalı bakışlar, eder insanı güvercin misali özgür.
Sayılı ömür miadı devam ettikçe yaşar insan hür.
Seven de sevilen de ekmişse aşkın fidelerini,
Can suları verilir verilmez, büyüdükçe büyür olur gür.

Sevdalı bakışlar, yaşatır insana mutlulukların en alasını.
Çar çabuk siler bir anda gönül kapılarının pasını.
Seven, sevdiğine giden yollarda, menzil murat almamışsa,
Günlerce, aylarca yaşlı gözlerle tutar sevdiğinin yasını.

Sevdalı bakışlar, en uzun aşk şiirlerini yazdırır insana.
Tarifsiz ince sızılar girer, sevmeyi şiar eden tatlı cana.
Sevmek, insanı fikri güzel, gönlü güzellere komşu eder,
Mert ve yiğitlik kanı sokar damarlarında dolaşan kana.

Sevdalı bakışlar, en müzmin yorgunlukları bertaraf eder.
Sevilenin bir tatlı tebessümü, her şeye yeter.
Çekilen bunca sıkıntı ve kederler,
Sevilenin bir anlık visali, sevenin çektiklerini setreder.

Sevdalı bakışlar, sevda kitaplarının ana fikrini ezberletir.
Aşkın körelmiş hançerlerini, bileme taşıyla mahirce biletir.
Firakların her türlüsünde,
Oyuncağı elinden alınmış çocuklar gibi, seveni için için ağlatır.

Sevdalı bakışlar, bırakır insanı şirin uykulara hasret!
Çoğaldıkça çoğalır, gönlündeki sevgi ile muhabbet.
Sevincinden duramaz yerinde,
Aşk ve şevk ile sevdiğinden bekler, her daim himmet.

Sevdalı bakışlar, alır götürür insanı çok uzaklara.
Simsiyah saçları döndürür kar beyazımsı aklara.
Sevda meclislerinde sus pus otururken,
İster istemez dalar insan en mutlu yarınlara.

Sevdalı bakışlar, sevdalı gönülleri eder bir hoş
Seven sevmişse birini, her şey olur sevene bomboş
Bu fani dünya hayatının günleri daha bitmeden,
Aşka sevdaya giden yollarda, koşabildiğin kadar koş!
21-25/Ocak/2021