Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
Celil ÇINKIR
Celil ÇINKIR

AFETİ DEVRAN

Yorum

AFETİ DEVRAN

( 5 kişi )

6

Yorum

8

Beğeni

5,0

Puan

604

Okunma

AFETİ DEVRAN

Geldi geçiyor bile, evlenme devri diye
Canıma tak etmesin, bekârlık gayri diye
Anam bir güzel bulmuş, evlensin Hayri diye
Sözüne bakılırsa bir huri melek gibi

Dedim ana hazırlan, in mi, cin mi görelim?
Gün önceden haber ver, evlerine varalım
Bilenlerden ıcığı, cıcığını soralım
“Olursa vaz geçelim her sözü bıçak gibi”

Ulaştık evlerine, saat geçerken onu
Oturmuş dam başına, elinde telefonu
Sanal alemde yaşar, hayalinin patronu
Boyu bir elli kadar, kafası külek gibi

Çalmamış kapısını, gönlünün muhatabı
Dokuz yılda bitirmiş, dört senelik mektebi
Andırıyor edası bin yüz yıllık şarabı
Etini hoca almış, kupkuru değnek gibi

Sittin sene düşünsem, bulamam başka sebep
Belli ki yemeğini, ilaç gibi yemiş hep
Yanılıp meyledene, yardım eylesin Çalap
Rüzgârlı havalarda, püf de uçacak gibi

Nazar etse, aynanın kesin yüzü asılır
Yüzüne konan sinek, kasım kasım kasılır
Onu yolda görenin kırk gün rızkı kesilir
Mübalağa olmasın, endamı hortlak gibi

Makyajla perdelenmiş, görünüşe aldanma
Çözmeye ömür yetmez, her yanı bir muamma
Yüce Mevlâ imalat hatası yapmaz amma
Burun değil mübarek, devede kulak gibi

Afeti devranımız çok numara çevirir
Sinirlenmeye görsün burnu harman savurur
Kem gözle baktığını kavak gibi devirir
Seda Sayan gözleri yanında çaylak gibi

Mazhar Osmanlık vaka, altmışında tozutmuş
Uslanacağı yerde azıttıkça azıtmış
Her hafta kuaförde usturayla kazıtmış
Saçlarından eser yok, kafası kabak gibi

Organ çirkinliğinde, aslan payını alır
Profilden görenler, hayretten donakalır
Cetvelle ölç boyunu, bir karış rahat gelir
Yelkene nispet eder, kulaklar şapşak gibi

Sözümü esirgedim, hayalini yıkmadım
Boşboğazlık edip de canını da sıkmadım
Dost olmaya çalıştım, ayağına bakmadım
Elinden bir şey yenmez, tırnaklar cırnak gibi

Yüzünün rengi attı, anam selam verince
Bu hale düşer insan, yetmişlik devirince
Şeytan çarpmışa döndüm, ahvalini görünce
Kırıtarak gelişi, oynayan köçek gibi

Maskesi olmayınca, gölgemden uzak tuttum
Kelamını duyunca, küçük dilimi yuttum
Ruhum karşı çıkınca, aşka kefen dokuttum
O bedenden çıkan ses, tepkili uçak gibi

İspatlayalı olmuş elli sene rüştünü
İkizlerin takkesi, sarmayınca üstünü
Elden ırak kalınca, yele sermiş postunu
Elmaya benzetilen, asma salıncak gibi

Anlayana veriyor, gözbebeği sinyali
Beş kez tekrar ettirdi, sorduğumuz suali
Zekâ testi istemez, görünen köy misali
Bakışından anladım, sepeti seyrek gibi

Çözememiş hekimler, ondaki sığırlığı
Zerrece olmayınca, gölgenin ağırlığı
Gönül arenasında, yalan dünya varlığı
Delibal’ın gözünde, atılan tırnak gibi

DELİBAL – Celil ÇINKIR

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (5)

5.0

100% (5)

Afeti devran Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Afeti devran şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
AFETİ DEVRAN şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
ferhan
ferhan, @ferhan
17.1.2021 22:36:38
5 puan verdi
Yüreğinize sağlık hocam şimdi anladım evlenecek kişilerin neden seçici davranıp beklediğini
guleseryorulmaz
guleseryorulmaz, @guleseryorulmaz
17.1.2021 19:43:20
Adı HAYRİ olan dostların affına sığınarak paylaşıyorum.

KART ZAMPARA HAYRİ

Evde kaldın dediler, görgüsüze tav oldum
Kader kötü sürprizi bana sundu sonunda
Yirmi, kırk, elli değil, altmışın da av oldum
Başıma Kart Zampara Hayri kondu sonunda

Kapılar kırılınca damdan aşağı indim
Elinde bir demet gül hayâl atına bindim
Elim, dilim dolaştı on beşlik kıza döndüm
Alnımda aşk teriyle tenim yundu sonunda

Anam dedi unutma kahve ikram etmeyi
Sakın ihmal eyleme bir tutam tuz katmayı
Altmış beş sene olmuş kadın eli tutmayı
Beklediğim prensim dağdan indi sonunda

Anasını görünce sorup soruşturmadım
Sohbeti alttan aldım sidik yarıştırmadım
Benim meselem dedim eli karıştırmadım
Kurduğumuz masada etim yendi sonunda

Söz kestik, nişan yaptık, sıra geldi nikâha
Düğüne üç ay dedik dedi ki bu sabaha
Anam beni çok kötü dürtükledi bir daha
Derin derin yutkundum öfkem dindi sonunda

Nikâha imza attık eli elime değdi
Bizim deli düğünde gömleğini ters giydi
Akşamdan kalma imiş saatler sonra aydı
Eyvah dedim nafile kanım dondu sonunda

Bir girdaba düşmüştüm geçti cicim ayları
İkide evlat verdim aynı baba huyları
Başım önüme düştü unuttum hay hayları
Görenler mutluluktan uçan sandı sonunda

İşi gücü boşladı bizim köyün delisi
Saç sakal da bıraktı pejmürdenin birisi
Herkes selamı kesti meçhul oldu gerisi
Yıkık barakalara girdi sindi sonunda

Dili pabuç gibidir atarken üşenmiyor
Bu gün bulur, bu gün yer, yarını düşünmüyor
Kene gibi yapıştı öldürsen boşanmıyor
Omuzuma çok ağır vebal bindi sonunda

Dertlerini bölüştüm sildim ayrı gayrıyı
Gözlerimi kapattım görmem doğru eğriyi
Kader başıma sardı evde kalmış Hayri’yi
Felek yine kanıma parmak bandı sonunda

Zindanlara kapandım, karanlık tan yeriyim
Doğuştan bahtım kara talihsizin biriyim
Olgunluğa rest çektim başıboş serseriyim
Hayâllerim maziyi her dem andı sonunda

Bela sardım başıma, yakamı tuttu salmaz
Kötülere alıştım, iyisi asla bulmaz
Boşa koysam dolmuyor, doluya koysam almaz
Şu kafa el sözüne, kötü kandı sonunda

Dirhem dirhem eririm, ömrüm açık çek oldu
Han, hamam, saray, uşak gözlerimde yok oldu
Gece sabaha kadar ağladığım çok oldu
Verdiğim anlık karar hüzne döndü sonunda

Halimi bildirmedim ketum oldum sırlandım
Neslinin son türüymüş dışlanıp da horlandım
Yüküm ağır verildi kaldırırken zorlandım
Taşıdığım iskelet kuru candı sonunda

Çaresizlik kapıda yaş kemali bulunca
Elin böğründe kalır ömürden gün yolunca
Eyvallahlar çoğalır insan yalnız kalınca
Altı duyu organım dipten yandı sonunda

Sigortalar atınca umudumu yitirdim
Bu güne kör talihi ite kaka getirdim
Bir evlilik uğruna Güleser i bitirdim
Gönül harabe oldu ocak söndü sonunda

Güleser YORULMAZ
Etkili Yorum
Ferda,ca
Ferda,ca, @ferda-ca
16.1.2021 23:28:43
5 puan verdi
Vesselam sizin evlenmeye gözünüz yokmuş derler bu şiirin sonunda ama .:)

Anlatıma bayıldım. Her ne kadar hiciv kadına yönelik olsa da; herkesle yuva kurulmaz demiş ustam.

Yüreğinize sağlık saygılarımla..
Etkili Yorum
Aksakal
Aksakal, @aksakal1
16.1.2021 02:09:21
5 puan verdi
Altmış sene önceydi, Adana Karaisalı Kazasından bazı tanıdıklar bizim fidan gibi gençliğimizi, işimizi gücümüzü görünce,ısrarla bize bizden önce, bizim için arayışa girmişler ve bunlara İlçenin bir köyünden kız tavsiye etmişler. Böylece kaptıkları gibi beni kızı görmeğe götürdüler. Adana'dan altmış kilometrenin yorgunluğuyla kızın evinin önünde arabalardan indik. Galiba ikindi vakitleriydi; ev sahipleri de misafirleri karşılamak üzere evin altında, üstünde toplanmışlar bizi bekliyorlar.Misafir geldiğimiz eve şöyle bir bakarken üst kat kapısında bir kız gördüm.Dikkatle bize baktığını görünce; biraz da indişe ile, kim olduğunu sordum. Görmeye geldiğimiz kız olduğu söylenince, gayri ihtiyari Karaisalı'ya doğru öyle kaçmaya başlamıştım ki; beş kilometre mesafeyi onbeş dakikada almışım. Oradan ilk bulduğum arabayla doğru Adana'ya. Kalanlar ne yaptılar halen bilmiyorum.Şiirinizi okuyunca, aramızda yaş farkı olmasaydı, "Acaba sizinkiyle tesadüfen kız kardeş olabilirler mi?" diye soracaktım. Neyse ki yaş farkımız beni şiirinizin diğer kahramanı olmaktan kurtardı. Allah size kolaylık versin.Gönülden tebriklerimle, gözlerinizden öperek,muhabbetle. (Aksakal)

Aksakal tarafından 1/16/2021 2:15:27 AM zamanında düzenlenmiştir.
Minos
Minos, @minos
16.1.2021 00:46:36
Biraz fazla olmuş eleştiri hocam.
Beğenmemek doğal ama yermek hoş değil
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL