SEVENİN BEDDUASI

Boynumu büküp te koydun burada
Mutluluk telinden çalamayasın
Yüreğimi burktun gözün parada
Deniz deryalara dalamayasın

Yüzüğü taktırıp ipin kopardın
Elin küllüğüne yatıp zıbardın
Babam zengin diye sasıl gubardın
Ölenedek beni silemeyesin

Surat ekşiterek yüzün dönmedi
Doru at gibiydim sırta binmedi
Yaktığı yüreğin harı sönmedi
İki dünyada da gülemeyesin

Evde kalıp eşin olmasın emi
Ettiğim beddua solmasın emi
Bulursan’da neşen dolmasın emi
Bel kurusun da soy bulamayasın

İçinde ki zehri katranı verdi
Gavur kızı vurdu yerlere serdi
Bir sazım olsaydı dökerdim derdi
Alzaymır olup ta bilemeyesin

Üç çocuk babası oldum dön bir bak
Dizlerini döğüp sonsuz ağıt yak
Dermansız dert bulup eri eri ak
(Lokmanı ısırıp bölemeyesin)
Yataklara düşüp ölemeyesin

Resuli yıllarca yolun gözledi
Gurbet ellerinde nasıl özledi
Kahır mektubu’nu böyle sözledi
Musubet belasız kalamayasın
.....07.11.2020
Resul Civcik"Ozan Resuli"Ayrancı/Karaman
Fotoğraf:Anonim
........................................................................................
"Verdiği umudu geri alan,aldığı ahı da güle güle kullansın."
........................................................................................
*Bu Şiirim’de,Kırık bir Aşk öyküsünden esinlenilmiştir.
Okuyacağınız Şiirin’in öyküsü şudur;
Karaman Ayrancı’ın Ambar köyünde yaşanmış bir Aşkkonu edilmiştir. 12,13 yaşlarında
buluğ cağında bir delikanlı yine aynı köyden bir kıza Aşık olur.
Türlü türlü planlar denesede kızla görüşüp aşık olduğunu bir türlü söyleyemez.
Çareyi kıza mektup yazmakta bulur kızkardeşiyle
sevdiğine Aşk mektubunu yollar.Lakin kız hiç oralı olmamaktadır.
Delikanlının sevdası köye yayılmış herkezin diline düşmüştür.
Bu tek taraflı Aşk on yıl kadar sürer delikanlı gurbette
sevdiği kız köyünde yaşamaktadır.
Aşık artık umudunu kaybetmiş kalbinden sevdiği kızı söküp atmak ister.
Tam unutmaya çalışıp içindeki sevgiyi Aşkı dağıtmaya çalışırken.
Bir gün kız tarafından Delikanlının anasına haber gelir.
Gelin kızı isteyin düğür olun oğlunuza kızı vereceğiz derler.
Delikanlının babası önce kızın ağabeyini çağırtır ve konuşur
İşin aslı nedir kıza zorlama varmıdır yoksa kızın rızası varmıdır der.
Kızın ağabeyide hepimizin gönlü var bi anamızın yoktu onun da gönlünü yaptık der.
Ve bir hafta içinde kız istenir sevdalı delikanlı gurbettedir.
15 gün içinde nişanları yapılır ve sevdalı delikanlıya nişan yüzüğü yollanır.
On ay kadar nişanlı kalırlar delikanlı gurbette olduğu için
sevdiği kızla iletişim kurmakta zorlanır bu askın hikayesi
serüveni 1980 yıllarda dır o zamanlar cep telefon internet mevcut değildir.
İletişim aracı mektuplaşmaktır. On ay kadar nişanlı dururlar.
Lakin üç defa güç bela yüz yüze gizlice görüşürler.
Köy yerlerinde Nişanlı gençlerin bile görüşmesi uygun görülmez.
Yaz gelmiştir delikanlı senelik izne çıkarak köyüne gelmiştir.
Aylardan temmuz ağustos ayıdır Harman zamanıdır
Mahsüller biçilmiş işler görülmüş artık düğün hazırlıkları yapılmaya başlanmış.
Düğün tarihi belli olup davetiyeler bastırılmıştır.
Ama ne olduysa kızın anası bu iş olmaz diye diretmeye başlamıştır.
Takıları az bulup birazda evlenecek kızı üzerine arazi istemektedir.
Ve nişan bozulmuştur. Sevdiği kız ile Evlilik hayali kuran delikanlı yıkılmıştır ve
şu bedduayı söylemiştir. Beddua tutmuşmudur?
Evet bedduası tutmuştur.
............................................................................................
Şiirimi okuyup hislenen,beğenen,yorumlayan,
tüm gönül dostlarıma,selâm olsun.