3
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
449
Okunma
Ahmet
Sultanbeyli de bir mahallede oturuyor
Sabah işe gitmek için beşte kalkıyor
Uykulu gözlerle biraz durakta bekledikten sonra
İtiş kakış zorla biniyor otobüse
Yoğun trafikte
Otobüs dura kalka zor ilerlerken
Ahmet de zorla duruyor ayakta
Uykusuz gözlerini yandaki oturanlardan ayırmıyor Ahmet
Kalkan olursa oturanlardan
En hızlı hamleyi de Ahmet yaparsa
Kapıyor koltuğu yaslıyor sırtını
Bir sevinçle şükrederek
İneceği durağa kadar da kestiriyor
İki saat sürüyor
Ahmet’in Mecidiyeköy de bulunan İş yerine varması
Mehmet de
Sultanbeyli de bir mahallede oturuyor
Ahmet’in oturduğu mahalle ile yan yana
Yalnız Mehmet’in oturduğu mahalle farklı
Oturduğu ev de farklı
Şu villa flan dedikleri
Kapısında bekçisi
İçinde hizmetçileri flan olanından
Mehmet’in işyeri de Ahmet’in ki gibi Mecidiyeköyde
Yalnız Mehmet, Ahmet gibi beşte değil
Sekizde kalkıyor
Ahmet gibi durakta kahvaltıyı
İki poğaça ile değil
Otuz çeşitten oluşan hazır kurulu sofrada yapıyor
Mehmet, işe Ahmet gibi on liralık akbil le değil
Özel şofürü olan lüks otomobiliyle gidiyor
Yolda trafik sıkıştımı, şoförüne arıza şeridini gösteriyor
Cezası mı?
Mehmet’in götürdüklerinin yanında
Çerezin çekirdeği değil
Ahmet sıkışık trafikte ite kaka iki saatte varırken işyeri ne
Mehmet kahvesini yudumladığı lüks otomobiliyle
Arıza şeridinden yılan gibi akarak
Yarım saatte varıyor işyeri ne
Ahmet’i de Mehmet’i de yaratan aynı Tanrı
Ahmet de Mehmet gibi aynı Tanrı’ya inanıyor
Yalnız Mehmet’i ödüllendiren Tanrı
Ahmet’i nede cezalandırıyor
Veya Ahmet’i cezalandıran Tanrı
Mehmet’i neden ödüllendiriyor
Rüstem Bingöl
5.0
100% (4)