2
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
523
Okunma

"Yok efendim öğretmen, çocuğa kara bakmış.
Sırada çocuğunu, neden sona bırakmış ?
Bu hoca çocuğuma kesin kafayı takmış ?"
Dediniz de dediniz, düşünmeden sonunu !
Çizmeye kalkıştınız, gideceği yönünü !
"Devlet kitap verirken, kaynak aldırılmazmış.
Veli gereksiz yere, borca daldırılmazmış.
Çocuk her gün tahtaya, neden kaldırılmazmış ? "
Dediniz de dediniz, Mc.Donals’a oturup !
Kahve Dünyaları’nda kahvenizi bitirip !
"Benim çocuğum yapmaz, hoca taraf tutuyor.
Zaten hiç çalışmıyor, gezip tozup yatıyor.
Nasıl olsa maaşı, peşin peşin yatıyor"
Dediniz de dediniz, içiniz sızlamadan !
Yetişen nesilleri, izleyin mızlamadan !
Öğretmeni sıradan, memur gibi gördünüz.
Ne fırsat tanıdınız, ne bir rahat verdiniz.
Okula gelip gidip, türlü hesap sordunuz.
Dediniz de dediniz, "Haddini bilsin" diye
Öğretmene yapılan, bunca ezalar niye ?
"Altı ay yatıyorlar, rahatları beyde yok.
Onlardaki boş vakit, şehirde yok, köyde yok.
Hepsi beleş yaşıyor, kattıkları fayda yok"
Dediniz de dediniz, yerden yere vurdunuz.
Hepiniz bomba gibi, kendinizi kurdunuz !
Siz bunları söylerken, çocuğunuz da duydu.
Saygısını yitirdi, onlar da size uydu.
Öğretmenin yerine, teknolojiyi koydu.
Şimdi herkes izlesin, neler olacağını !
Açtığınız boşluğun neyle dolacağını !
(Onuncuköylü)
5.0
100% (1)