Kesif zulmetlerin içinde nuru
Ararken bulmamış şu yakazada
Hakikat kaldırmış ortadan suru
Bir ziya görünmüş sadık rüyada

İslam âleminin derdi iyice
Artmışken dertlenip yola koyulmuş
Misal âlemine girmiş bir gece
Muhteşem meclisi toplanmış bulmuş

Hicapla kapıda durmuşken, meclis
“Senin de reyin var” deyip gürlemiş
Ayakta dururken gelmiş de bir his
“Sorun cevabını vereyim” demiş

Helâket asrının yiğit adamı
Almış soruları vermiş cevabı
Bilgiyle kaldırmış olan tüm gamı
Alkışlar bir yana almış sevabı

Bir dünya harbinin sonucu belli
Müslüman milletler dağılmış gitmiş
Düşmanlar oynarken hep iki telli
Yüreklerde olan ümitler bitmiş

Dertli vicdanlara ümit suyunu
Serpince ayağa kalkmış yürekler
Kökünden bozulmuş şeytan oyunu
Bayrağım manevi bir rüzgâr bekler

Musibet, mutlak şer değildir elbet
Bazen saadette felaket olur
Ümidim o dur ki bunca felaket
Geleceğe refah nefesi solur

İslam kardeşliği derde çareyken
Uzun yıllar boyu hep yaya kaldı
Tüm İslam Âlemi toptan ağlarken
Düşmanlar eğlenip mızıka çaldı

Lakin bu asrımız, asr-ı harika
Birkaç sene ölüp dirilenler var
Bulutlar toplandı bir şimşek çaka
Gelecek İslam’ın yâr olursa Yâr

Devletler milletler muharebesi
Terk etti yerini başka rüzgâra
Şeytanlar açıktan kesti de sesi
Kalplere açtılar sinsice yara

Beşer istemiyor gayri esaret
Bitmesi istenir kölelik devri
Bugün isyan farklı, farklı işaret
Birlikte çekmeli insanlık cevri

Nereden nereye geldik hele bak
Ayağa kalk ey dost hakikati ör
Sadece bir ırkı alıp korumak
Yanlıştır görmeyen ey göz bunu gör!

İslam medeniyet, İslam insanlık
Müsbet esasları ortaya koyar
Sağır olsa bile kulak bir anlık
Ses öyle uygun ki isteyen duyar

Bırakın Şeytanı gitsin ateşe
Yürü insanlığa yürü insanım
Çalış boşta durma “Kültür Ateşe”
Kan revan içinde kaldı her yanım

İşte bak ne der İslam’ın özü!
Rahmettir inanan inanmayana
Gel de bir konuşsun verelim sözü
Ondadır nur, ışık, iş anlayana

Fazla yorulmak yok zemin çok hazır
Bilim ve teknikte açıktır yollar
Yardım etsin diye bekleme Hızır
Hakka çalışmalı başlar ve kollar

Dayandığı; kuvvet değildir haktır
Adalet onunla herkese yârdir
Hedef menfaatten uzaktır, paktır
Hedefi fazilet, muhabbet kârdır

Birlik yönüdür ki; milliyet değil
İnanç, Vatan veya sınıf birliği
Kardeşlik, selamet bunlardadır bil
Yardımla, birliğe koş bul dirliği

Hayat düsturu ki kavga değildir
Nefsin istekleri değildir şaşma
Hüdâ’dır, insana yakışan ildir
Yardımlaşma, birlik ve dayanışma

Seni hem insanlar hem de hak öğe
Sahip ol ey insan! Medeniyete
İnsanı fazilet yüceltir göğe
Değilse düşersin tam deniyyete

Din, vatan, sınıf birliği olsun
Haklı olan üstün tutulsun derim
Hürriyetle dünya dirliği olsun
Seçim serbest Allah; Rahim ve Kerim

Biz, biz ile kavga etmeyelim tek
Hakk’ın sedasıdır en yüksek sedâ
Husumet kalkmalı bir olsun gülmek
Gül olsun cümlede gül olsun eda

Kardeşlik gelişip ağaç olunca
Muhabbet çiçeği meyveler verir
Kalbe güzellikler bolca dolunca
Erimez sanılan buz dağı erir

Bir virüs ortaya çıkmış konuşur
Sanma ha başıboş yürümektedir
Emirle hedefi tanır buluşur
Sanma ki ölenler çürümektedir

Cehalet zaruret ihtilaf düşman
Sanat ve marifet ittihat silah
Olsun da olmasın kimseler pişman
Bu hal ile gelir insana felah

Musibet cinayet sonunda gelir
Musibetle başlar mükâfat anı
Musibete düşen suçunu bilir
Pişmanlık duyarsa yükselir şanı

Ümmetin suçu net başta namazı
Tembellik ederek kılmayışıdır
Bir aylık oruçtan almayıp hazzı
Sevap denizine dalmayışıdır

Fakirin hakkıydı sadaka, zekât
Hak ihsan etti de o ki gasp etti
Bilmez ki eliyle eyledi berbat
O yüzden çok kötü sürünüp gitti

Günahkâr milletten böylece çıktı
Dört milyon şüheda savaşlar ile
Geride kalanın boynunu yıktı
Acılar çoğaldı boş başlar ile

Musibete düşen mükâfat ister
Veremez hatalı âmirler o an
O halde bir çıkar yol varsa göster
Hazine-i gaip verecek olan

Rüya böyle devam edip giderken
Terler içindeydi rüya sahibi
Meclis istihsanla alkış verirken
Hac da sükût edip başladı tipi

Niçin başlamıştı tipi yeniden
Çünkü hayat devam edip yürüdü
Hacdaki ihmaller oldu da neden
İnsanlık bir daha böyle çürüdü

CEYHUNİ uzattın olan rüyaydı
Hak bir hitabeydi insanlık için
Yine baş mesele; Güneş’ti, Ay’dı
Yanmayan yakmazmış yan için- için


25.03.2020
CEYHUNİ