1
Yorum
18
Beğeni
0,0
Puan
777
Okunma
var olan bir şeyi yok ettiğimde sihir yeteneğim var sanıyordum
ta ki yok ettiklerimi geri getiremeyene dek
sonra birinde var olup
yok etmesini bekledim
bekledim ki yok oluş ne demek
yeniden doğuş için
illa ölmek mi gerek
derken giden geminin kaptan köşkünde buldum kendimi
lakin ne dümenim vardı
ne de rota bilgisi
üstelik sudan bahanelerle yüklüydü gemim
ve suyun kaldırma kuvveti yetecek miydi
hiç emin değildim
limandan zinciri koparıp
kıyıdan uzaklaşınca
deryanın ortasında
dedim ki yokluk burası olmalı
peki ya liman,
ya başka bir gemiye bağlandıysa..
endişeden yelken yapmayı ilk o zaman öğrendim
pişmanlığın rüzgarına kapılmayı
ve kalp rotasıyla
limana geri dönmeyi
var olan bir şeyin aslında hiç yok olmadığını anladım o an
gidenin adresi yoksa
kalanın kıymetini..
şimdi son limanda b’ağlandım sana
bırak el, veda etsin düne
hem ellerim çapa
pas tutan ellerine..