Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe

EVRENSEL AŞK

0

Yorum

7

Beğeni

0,0

Puan

1091

Okunma

EVRENSEL AŞK

EVRENSEL AŞK



EVRENSEL AŞK

Evren dilediğim her şeyi verdi
Olmaz diye bir şey yok bu evrende
Bütün, parçasını elbet severdi;
Çöz dilini, al, dilediğin sen/de!

Bu bir aşk dini, dili ise sevgi
Gönül hanesinde herkese vergi
Ne kutsal kitap ne ayet ne dergi;
Kâlbin ona bağlı; sen ne dersen de!

Yaştır, damla damla akar gözünden
Akar iken yakar derin özünden
O bir nur damlası, o gül yüzünden
Sevgi varsa akar istemesen de!

Aşktır, parça parça yakar kül eder
Zerre zerre toplar, külü küll eder
Topyekün evreni tek bir gül eder
Her yol ona çıkar, sen kör isen de?!

Kör dediysem, âmâ yanlış anlama
Bakarkör ile nanköre bu îma
Gönül gözün senin açıktır âmâ
Benim gibi âşık, Veysel isen de!

Aktaş’ım, kireçten yanmış harcım var
Bana bir can vermiş, şükran borcum var
Gökte yıldız yıldız ışık burcum var
Bir gün yıldız gibi kayıp git sen de...

Şaban AKTAŞ
09.01.2020 - 21.56

Tablo: Şerife Arıkan
150×100 cm
Yağlıboya Akrilik
Ay Güzeli Sevda Seli adlı
ilk şiir kitabımın kapak resmidir.
( Aralık 2014- Arkeoloji ve Sanat Yayınları)


İLİĞİNE KADAR

Sorun senin ile bende değil ki
Olmaz deyip ayırandadır bizi
Ne kadar çok sevdik birbirimizi
Eli kolu bağlı koydular bizi

Gittin; hak vermiyor değilim asla
Elde olsa olmaz, aşk ihtirasla
Sevdiceğim başın göğsüme yasla;
Böyle boynu bükük koydular bizi

Akşam ezanı bak okundu yine
Çoktan döndü kuşlar, herkes evine
Kimi gözü yaşlı kimi sevine
Kapı önlerine koydular bizi

Hıçkırıklar alıp götürdü beni
Gözümün önüne getirdi seni
Bu sevdamın seli bitirdi beni
Böyle gözü yaşlı koydular bizi

Yuttu beni sensiz karadelikler
Bir karasevdayla tüm kahpelikler
Gülüm ak göğsünü düğüp ilikler
İliğine kadar oydular bizi

Bilmem suçla günâh var mıdır bende
Varsa güzelliği sana verende
Yitirdim kendimi ben bu evrende
Ay ile güneşe say ikimizi

Şaban AKTAŞ
09.01.2020 -19.19


TELLİ KURŞUN

Telli kurşun geldi geçti
Yüreğimi deldi geçti
Bende iki can vardı
Bir canımı aldı geçti

Tel tel saçın zülfü pare
Selâm o gül yüzlü yâre
Onsuz onulmaz bu yara
Sol yanımı aldı geçti

Benden yâre aşk kelâmı
Gelmez oldu hiç selâmı
Elimde kurşun kalemi
Çakmağını çaldı geçti

Gözün elâ kaşın kalem
Ağlar yaşın yaşın kalem
Yaşımı beğenmez âlem
Daha genci aldı geçti

Elveda gülüm elveda
O ne naz işve eda
Tel tel oldu aksi seda
Sazım seni çaldı geçti

Aktaş’ım bir yarım ozan
Yüreğim bir kaynar kazan
Candan bildi seni yazan
Yâr yarımı aldı geçti...

Şaban AKTAŞ
09.01.2020

BEYİN YORGUNLUĞU

Çok yoruyorum beynimi,
tıpkı bir bulaşık bezi
nasıl sıkça kullanılır
nasıl eskitilir ise,
beynimi de öyle kullanıyorum
arındırmak için
dünyayı, insanları k/irinden!?!
beyin ile bir bezin
farkı yok sanki birbirinden..

Tabi ki eskiyen bez
yıkanıp durulanmış
kimbilir kaç kez
asılmıştır güneşe;
Işık kurutur, soldurur
bez atılır bir gün çöpe,
artık iş görmez;
ne pisliklere bulaşmıştır
temizler iken her nesneyi
çöpte bulur bez
bezginlikten kendini...

Bezin geri dönüşümü zor
hiçbir işe yaramaz
biz de işte öyleyiz
beyin yıprandıysa iyice
hiç farkına varamaz;
beyin yorgunluğu beyim
yalnız beyler için değil
herkes için geçerli deyim;
hayli yıpranmış haldeyim...

Şaban AKTAŞ
09.01.2019 - 23.12



NUR TOPU

Belki bir güç ışınlayıp kendini
Uzaktan kumanda ile
Değiştiriyor insan beynini;
Onun için midir
Güneş gibi yanması beynimin
Bir kez yaşadım deneyimini...b

Ne hayâldi ne düştü
Beynim yandı tutuştu
Tıpkı bir güneş, daha parlak
O andan itibaren
"Tanrım!" dedim:
Yalvarıp yakardım
"Yeter bana bu kadar aşk!"
Ne kadar süre geçti bilemem...

O günden itibaren
Bana kötülükler yasaklandı
Beyin gücü
Düş hızı ile kanıtlandı;
Delirmeye ramak
Tanrıya yal/varıp varamamak...

Şaban AKTAŞ
10.01.2020 - 00.41




YENİ HÂL

Çocukluk , gençlik ve ihtiyarlığın
Erken orta bir de geç dönemi var
Hangisinde gerçek bahtiyarlığın
Geçip gitti yıllar, ne önemi var?!

Bir karakutu en başta kafada
Bilinçaltı, üstü, hep o kutuda
İlk, orta, liseyle yüksek okulda
Hayat mektebinin çok dönemi var!

Al kalemi yaz başına geleni
Yolda gelip giden, kalıp öleni
Pay ile paydayı, ortak böleni
Ölüm en zor hesap, kaç, sene mi var?!

Hayat öyle yeni bir hâl aldı ki
Çarşı pazar eski neler kaldı ki
Kimi toptan kimi yoktan öldü ki
Ağlayan yüz ise, bir gülen mi var?!

Çoğunun hayata ermiyor aklı
Yalnız felek ile dönmüyor çarkı
Bilim, teknoloji, insanlık farkı;
A/salak insanın ürünü mü var?!

Sağ ayağın, sol pabuca girmiyor
Bakarkör olanlar bunu görmüyor
Kâlp temiz değilse ilham vermiyor
Zalim hak bilmez/de/ve kini mi var?!

Kâlbin güzelliği yansır yüzüne
Bakma bir insanın yalnız sözüne
Yakar çıranı düşersin közüne
Dost ile düşmanın bir beni(?) mi var?!

Dedemin gittiği mektep medrese
Taşınıyor yeni yeni adrese
Aktaş sen de kulak versen herkese
Saz ile sözünün tek ünü mü var?!

Şaban AKTAŞ
10.01.2020 - 10.37

REHBERDEN MANİDAR MANİLER

Turu tura ekledim
Yolda uzun bekledim
Kolay değildir işim
Harçlığımı denkledim!


Bu gün yok yarın değil
Mesafe sorun değil
Para pul biriklerim
Yarısı kârım değil!



Rehber neyi düşüne
Harcamam hiç boşuna
Yaz bitti mi iş bitti
Kalan para kışına!



Eldekini dağıtma
Değirmende öğütme
Bile bile verip de
Bir de peşinden gitme!


Dost diye dillenirsin
Ardından bellenirsin
Keyfin kaçar boşuna
Habire dellenirsin! ;)



O dostun adı..................
Dur yapma, dur,.dur...ay
Dostluğun tek adı var
Nurlu doğsun yeni ay!


Omuzladım küfeyi
Meysiz buldum kafayı
Bu ay çok garip bir ay
Gevezelik lâf ayı!


Devamı belki gelir
Hisseni al ki gelir
Gelirden çok giderin
Ben delirmem sen delir! :)



Her kim ki bir "Alo" der
Rehber oraya gider
Her konuğum memnundur
Bana teşekkür eder...

Şaban AKTAŞ
08.01.2020- 23.50

Almanca
Profesyonel Ülkesel Turist Rehberi


KÜÇÜMSEME KENDİNİ!

Hiç de öyle küçümseme kendini
Çalışıp çabala büyür gidersin
Gecikme, çabuk işe sür elini
Ekip diktiğin her ürünü yersin!

Elden kaçan fırsat gelmiyor geri
Yeşillendir çimdir sula her yeri
Vakitli vakitsiz, kuşluk, seheri
Bakarsan bağ olur, üzümü yersin!

Nerede hareket or’da bereket
Toprağa su getir, işle arık et
Alet işler, elde asıl marifet
İşlemezsen elin körünü yersin(!)



Ele el açmak gibi adet mi var
El etek öpmeye icazet mi var
Yoksa saltanat mı hilâfet mi var
Kapı kullarına sürü mü dersin?!

Tanımam bilmem ben kula tapmayı
Parsel parsel ele vatan satmayı
Çal şimdi davulu, vur şu tokmağı
Ağaya paşaya " Yürü!"mü dersin!?

Haydi yürüyelim şölen şenlik var
Meydanlarda ne sen ne de benlik var
Gündüz bayram gece çok yarenlik var!
Davul zurna ile yer gök inlesin!

Şaban AKTAŞ
08.01.2020 - 17.20




BÜYÜK HAVAN KÜÇÜK HAVAN

Boşa çiğnediysen sen bu hayatı
Önce kendine bul tüm kabahati
Ömrünü yol edip geçen sen misin
Can deyip de geçme, koru sıhhati!

Kimi atlı kimi yürüdün yaya
Çobanı sen misin sürü dünyaya
Can giderse gelmez öbür dünyaya
Son yolculuğun tek yön seyahati!

Tek yön kesilmişken ömür bileti
Kırıp geçiriyor zülüm milleti
Zorbalar yüzünden her tür illeti;
Çizmeden yukarı çıkmasın haddi!

"Sağlam kafa sağlam bedende olur"
Sağlam düşünmeyip giden de olur
Kim dert icadetti, eden de bulur
Görür cümle âlem son kıyâmeti!

Büyük havan küçük havan yanyana
Havan elim ile can verdi bana
Ezenle ezilen bir ise sana
Bu da sonun olur en nihayeti...

Şaban AKTAŞ
08.01.2020 - 15.49

Görsel: Şaban Aktaş




EVİMİN TABANI

Eledi tabanı bir ağaç kurdu
Altın/dan girip de üstünden çıktı
Tabanın yok ise kim korur yurdu
Elin oğlu viran eyledi yıktı!

Hele bak iyice neresi delik
Neredeyse delik, or’da ibnelik
Say bak hazinede kaç bin metelik
Saman altından su yürüten çıktı!

Or dediğim koordinat merkezi
Merkezin altından görür herkesi
Eser gürler çıkmaz muhalif sesi
Sessizlik ardından fırtına çıktı?!

Bu güzel yurdumun sonu n’olacak
Aç kurtlar mı yesin, kuzu/n’ olacak
Herkes ağrı sızı dert mi bulacak
Faturayı millet sırtına yıktı!

Soruşturma yasak; hep sümenaltı
Usulsüz ihale çok samanaltı
Üsküdar’ı geçti alanın atı
Aktaş dilin hırsız demekten bıktı...

Şaban AKTAŞ
1O.01.2020 - 12.41

HAK DEDİĞİM

Hak dediğim yer ile göğün yüzü
İçinde gecesi ile gündüzü
Zaman mekan ile bir sonsuzluktur
Her şeyin aslı bir ateştir özü

Ey gönül gıdanı nerden alırsın
Gördüğün fidanı gül mü sanırsın
Ay güneş olmasa neyi bulursun
Dünyanın aslı bir ateştir özü

Şaban AKTAŞ
09.01.2018 - 17.23

BİTMEDİ


VOLKANİK BİR TÜRKÜ

Kâlp yanardağ fokur fokur
Yazdım seni kimler okur
Uzakta bir bülbül şakır
Dili güle meram olsun!

Kâlbimde bir gül serçesi
Cana batar aşk sırçası
Her sözüm bir lâv parçası
Sana candan selam olsun!

Bu ayrılık niçin diyor
Kâlbi için için yiyor
Aşkın acı perçinliyor!
Kâlpten sana kelâm olsun!

Bak kâlbimde gül dikene
Acısı ödül, çekene,
Yaş gözüme tuz ekene;
Böyle tatlı belâm olsun!

Aşkın göze serap oldu
Tenim bir küp şarap oldu
İçim dışım harap oldu
Kâlp kanayan yaram olsun!

Sensiz hayat haram olsun!

Aktaş’ım ben gül şairi
Yok kâlbimde başka biri
Bu kâlp yalnız aşkla diri
Gül yok ise selâ’m olsun!

Şaban AKTAŞ
09.08.2020 - 10.27

Görsel: Şaban AKTAŞ
(Dr. İbrahim Akkaş evinden)



SABIR TÜRKÜSÜ

Elde Kuran, dilde din, iman bayrak
Tarihe nam saldın arsızlığınla
Cehennem senindir cenneti bırak
Salmazlar kapıdan hırsızlığınla!

Diyorlar ki Sırat kıldan incedir
Nasıl geçeceksin halin nicedir
Mahşerin sorusu ince incedir
Baktın mı aynaya nursuzluğunla?!

Haydi kabul ettik taptığın yalan
Fakat bir gerçek var yaptığın talan
Çalar mı gerçekten müslüman olan
Çık işin içinden yolsuzluğunla?!

Az zamanda nasıl bu kadar gelir
Ateş yoksa s/is dumanı mı yükselir
Dinsizin hakkından imansız gelir
Seni de gömerler sessizliğinle!..

Adalet önünde el pençe divan
Sorgu sual yok mu ahlâksız adam,
İlahi adalet ilahi nizam
Hesap vereceksin densizliğinle!

Ah çekenin ahı yerde mi kalır
Niye bunca soygun zulm ile kahır;
Sabır yaradanım ya Allah sabır
Aktaş del’olma sabırsızlığınla!

Şaban AKTAŞ
09.01.2020 -19.19



HARIL HARIL

Millet işsiz kalınca
Kapanınca işyerleri,
Dolup taşıyor
Kıraathaneler
Harıl harıl
Kış gününde...

Tek işleri oyun
Öyle Harmandalı
Zeybek filan sanma
Okey; taş üstüne taş,
Büyük oynayan da var!

Hepsi kumarbaz
Hepsi arkadaş
Ta sabahtan başlayıp
Geceyarılarına kadar
Çıkmaksızın dışarı...

İşte yurdum insanı
Ne büyük bir enerj(?)
Böyle çalışkan
Böyle haşarı(!)
Yok başka bir ülkede
Böyle yüksek başarı(!)

Ne zaman ki birinin
Tepesi attı iyice
Bir kavga bir gürültü
Mutlaka biri hile yaptı;
Ötekinden taş yürüttü
Kopar kızılca kıyamet;
...
- Ver paramı, paramı ver
Poliiiiis poliiiis!!!
...

Hay Allah belânı vere
Mahalleli ayağa kalkar
Çıkar gece yarısı
Balkonunda evinin
Bir sigara yakar
Sesten yana bakâr..


Yeni değil bu alışkanlık
Kumar böyle pis hastalık
Ta öteden beri var
Ne oluyorsa birdenbire
Meclise döner ortalık!...

Şaban AKTAŞ
09.01.2020 - 17.03







Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Evrensel aşk Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Evrensel aşk şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
EVRENSEL AŞK şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL