2
Yorum
7
Beğeni
0,0
Puan
842
Okunma
kaderin yaralarına sarılırken
anımsatırken
neyi lazımdı
gözlerimde
gözlerinde özgürsün
hayretle bakıyorum
kişisel bütünlüğün içinde
farkedilmişken
fevri itikalimi çiziyorum
avuçlarımın içinden
akan
üryan düşlerime
tamir ediliyor yamalanmış paçalarım
kapalı yumruğumun mizanının
sertliğinde rest çekerken
duyamıyorum karantinaya alınmış
savaş sahnesini
kapalı iken kapılar
müziğin sesi savaşın sesinden farksız
kapat gözlerini
gerdanında feragat ediyor mevsimlerin ılgıtlanmış mizanı
el çekmişken eteklerin
sandala binmiş yoksunluğunu çağırıyor suyun sesi
taş sert su mülayim
klişeleşmiş tümcelerimin mastarına soru
eki elemelerinin bütünlüğüne
sistematik tavrından manevra çizemezken
olgun manidar görünüşümün birliğinden
güvence itikalini düşünerek
hayata demir atılan
buzullara devren tuz atıyorum
inşaa edilen beyanların
işlev unsurlarına
ne kadar güvence o kadar
bariyer
seni bilmez iken o kim?
son/uç ne?
Emine Sezek Akbaş(Türk Kızı)