Anılar

Dalmışken uzaklara, gerçek, hayâl arası
Gözleri mi tavana, çakı verdim dün gece
Kapanmışken açıldı, yüreğimin yarası
Damardan ince ince, akı verdim dün gece

Dünyanın devranında, ilmek olan yönlerin
Anımda kayıtlanmış, her haliyle dünlerin
Acısı, tatlısıyla, mazimdeki günlerin
En ince detayına, bakı verdim dün gece

Yazmaya meyil buldu, titremişken ellerim
Lal olmuş kemik iken, cana geldi dillerim
Hayli zamandan beri, uykudaydı küllerim
Yanmayan ateşimi, yakı verdim dün gece

Zamana boyun eğen, kafesimi alarak
Derinden bir of çektim, nefesimi salarak
Dört duvar arasında, derinlere dalarak
Anıları aklıma, soku verdim dün gece

Ömür heba olur mu, karalar bağlayarak
Ağıtlar yaktım yine, yüreği dağlayarak
Acılara bürünüp, içimden ağlayarak
Gözlerimden yaşları, dökü verdim dün gece

Uzun bir gece boyu, özümle savaşmışken
Benliğimi yıkarak, refaha savuşmuşken
Kafamı boşaltarak, feraha kavuşmuşken
İçimdeki tamuyu, yıkı verdim dün gece

Aras’ım heba oldu, emeğe verdiklerim
Hayeli ellerimmiş, yüzüme sürdüklerim
Ter kan içinde kaldım, rüyaymış gördüklerim
Uykudan sıçrayarak, kalkı verdim dün gece

Buynumu başaşağı, bükü verdim dün gece

İSHAK ARAS
ishakaras (mihman)
31 Ekim 2019

Üstadların kaleminden

Anlat bana yar seni gözlerinde vuruldum
Nehir oldum çağladım boyun büktüm kırıldım
Sordum gelen geçene çok hayale sarıldım
Kırmızı güllerini takı verdim dün gece.....
Ahmet Kara
üstadıma çok teşekkür ederim

Meyletme takatimi ak kınadan saçlarım
Bir kırılmış türküden ıslanmış yanaklarım
Bilmem ne derdi sinen ıslanmış kirpiklerim
Islah güz ki sessizlik lal oldum dün gece...
Emine Sezek Akbaş, kardeşime teşekkür ederim