1
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
571
Okunma

Gardaş, düşüp gidersen tozlu yollara,
Uğrayıp; bir selam ver, bizim ellere!
Hasret kaldım dağlardan esen yellere!
Memleketin taşına, var selam söyle…
Bizim ora başkadır; burnumda tüter,
Vücut burada; yürek, orada atar!
Emmim, dayım, hepsi, yan yana yatar,
Mezarının başına, var selam söyle…
Malı, davarı, çayırlarda yayılır,
Kekik kokularına insan bayılır,
Çok uzaktan, kurt sesleri duyulur,
Kuzusuna, kuşuna, var selam söyle…
Kim bilir; ne derdi vardır, o, bağın,
Direği yıkılmıştır şimdi, çardağın,
Ayran, su koyup içtiğimiz bardağın,
Dolusuna, boşuna, var selam söyle…
Bil ki; tozuna, toprağına muhtacım
Küçüğü ,büyüğü, sevdiğim, baş tacım
Ayırt etmem, hepsi benim anam bacım,
Çirkinine, hoşuna, var selam söyle…
Öküz güderken yuvarlanıp düştüğüm,
Güneş altında, az mı ekin biçtiğim,
Peteğinde oturup tas tas su içtiğim,
Çeşmesinin kaşına, var selam söyle…
Çocukluğumdaydı en güzel anlarım
Başımıza akardı, çorak damlarım
Dibinde oturduğum ulu çamların,
Kurusuna, yaşına, var selam söyle…
Hasretim yaylalarda açan güllere
Kurban olam, o, tatlı, tatlı dillere,
Gidebilirsem, tekrar, bizim ellere
Hayaline, düşüne, var selam söyle…
Şefik BAL
27.8.2019
5.0
100% (4)