yağmurun yıkaması için
rüzgarın süpürmesi gerek evvela

sokaktan bahsediyorum, pardon

temizlik dünden gelir
iman, yarından


konuyla uzaktan akraba olsa da
çaylar senden


tamam bakma öyle,
kısır bir döngüye gebe kalan
tüp bebek gözlerinle


mevzumuz derin
çayımız sığ
diler tüple dal
ya da her neyse


seni kendimle ağırladığım kaçıncı şiir bilmiyorum
ama kazaya kurban’ giden her hissin ardından
bayram" ediyor ayrılık


haliyle şeker yerine sitem
kaşık yerine kalem


çayın soğuyacak hayatım
karıştır istersen..

hani güneş batınca hüzün çökerdi ardında bıraktığı akşama

öyle değilmiş,

bulutları paravan diye kullanıp
sarı içermiş ay masasında
sızana dek üstelik
başında dönen yıldızlarla


ikisi de yuvarlak hayatım
ve muhtemelen akraba

konu, konuyu açmışken hazır

pardon,

iki çay daha lütfen
yanında da gerçeğe kurban giden bir hayal
-etinden iki porsiyon


zira bayram
öyle değil mi tatlı cadım


ya bakmasana öyle
hüp bebek gözlerinle


ne o öyle parmakların istifli
baş parmaklar daire


sarıl alım siyaha
n’olacaksa olsun

ha şöylee..