maviyi terkettiğinde bulut
nasıl suskunlaşır asuman
yeryüzü çoraklaşır ağır ağır
yağmur duaları
çok yakışır dillerine düş avcılarının
çağırabilirsen çağır
titrek antilopları

Mızrakların derin yara izleri vardır
hiç konuşulmayan vadi çığlıklarında
Sebeplerin suskunluğunu bilir mi
gölgelere sığınmış ahraz akasya
çağırsam olanca sükutumla
geri gelir mi çiğ tanesinde mülteci yanım
modern köleliklerin medeniyetinedir isyanım
Gece hummalarına kinin
Gündüz anguvazlarına diazem
Bunca yükten tevellüt nisyanım

/Akvaryumlaştırılmış bir hayatın gölgesine sığınıp
Tüm Japon balıklarını yiyesim gelir
Sen beni hala uysal lepistes sanırsın
Bir kez dokun acıma
Mass et çığlıklarımı
Hicrana boyanırsın
Bir bilsen döşümdeki enkazı
Yüz yıllık uykundan uyanırsın ./

Dilimde aminlerin gül aroması
Yanaklarımda yağmurun ilk damlası..


Farzımuhal