Ne varsa içimde sana dair
Hepsi yoruldu...
Beklemek ne biliyor musun?

Her gün müzminleşmiş bir umutla
Yeniden güne uyanırken,
Ölmek aslında!
Beklemek en eski ıstırap biçimi
Uzun uzun yazılmış bir yokluk hikayesi
Sonu belli olmayan bir roman
Dipsiz bir kuyunun içine b’akarak,
Işığı görme arzusu...

Beklemek diyorum sevgili!
Her gün yeni bir korkuyu, kaygıyı,
Ümitle karışık bir yorgunlukla
Ömrüne ilmek ilmek eklemek
Ve aslında nefesinden eksiltmek!

“Ne zaman geleceksin?
Gelecek misin?
Ne zaman döneceksin?
Dönecek misin? “

Her an bu muhakemeyle yaşamak içinde!
“Hatayı nerde yaptım?
Kim kaybetti?
Sonunda kazanacak mıyım?”
Ardı arkası kesilmeyen sorularla,
Kendi yüreğinde kaybolmak!
Beyninde çıldırmak!

Ne varsa içimde sana dair
Hepsi yoruldu...
Beklemek ne biliyor musun?

Olabilmesi ihtimali ile
Ciğerlerini çürütmek!
Ardı, arkası kesilmeyen dumanla.
Sarhoş olmak varlığından hayallerinin...
Bir kız, bir oğlan doğurmak
Bilinmeyen z’amanda!

Beklemek diyorum sevgili!
Yunan mitolojisinden tutup da
Astrolojiye,
Astrolojiden tutup da
Kuantuma kadar her şeyde seni aramak!

Gel artık geleceksen!
Dön artık döneceksen!
Ağzımda soluğum,
Kalbimde sevgin yoruldu!


03:45/ 18.06.19

Sevtap Kaya Nurgönül